Bir Ben Var
Bir karanlık düşünün, içinde her şey var! Bu hiçliğin sınırsız potansiyelidir! Bu alandan siz tercih edince tercihiniz çıksın! Bu hiçlikte var olan her şey potansiyel olarak vardır, yani bilgi olarak data olarak vardır! Tercih edilen anında maddeye dönüşüp varlık alanına çıkar! Bu bir otomobil firmasının dosyalarda tuttuğu projelerden birini tercih ettiğinde imalata vermesi gibidir! Tercih edilen anında yaratılır! Bunu hiçlik dosyasında tutulan tüm evrensel verilere kıyas edelim. Hiçlik dosyasında neler var bilmiyoruz ama tercih ettikçe gözlemliyoruz bizim gözleyeceğimiz boyuta taşınanları elbet! Bu mekanizma nasıl işler? Bu mekanizmayı “Ben” işletir. Sadece “Ben” Ama sıkı durun sadece bir ben var, ikinci bir ben yok. “İlim kendin bilmektir” hakikatinden yola çıkıp, o beni bulan hiçlik potansiyelinden tercih aşamasına ulaşır!
Tercih neye göre olacak, hiçlikteki bilinmezlikte ne tercih edeceğimizi nasıl biliriz? İşte burada evrimsel aşamalara bakmak gerek! İlk tercih nasıl oldu bilinmiyor! Bizler ilk tercih sonrasında öğrenilenden hareketle tercih yapıyoruz! Tek ben olduğuna göre bu tek olan “Ben” ben miyim? “İlim kendin bilmek” de budur! İlk tercih “Elest anı” olarak düşünelim. Yani hiçlikte bir tercih yapmışız! Bu tercihe dair hiçlikten çıkanlar bizim kaderimiz! Yani kaderimizi biz tercih ettik! Ya da zamanı kaldıralım elest anı levha olsun; kaderimizi şu an biz tercih edip hiçlikten çıkarıyoruz! İster zaman ve mekan izafiyetini esas alın ister almayın. Eğer zaman ve mekanı esas alırsanız kader, kaza olurken önceden tercih edilen yazılan yaşanmış gibi algılanır! Zaman ve mekanı kaldırırsanız evrende aslen “Levh-i Mahfuz”da o durum vardır! Zamansız ve mekansız ortamda kader yazılırken kaza olur! Kaza olması, yaşanması anlamında! Yani eş zamanlı ya da “An” da…
Ölüm denen şey, hiçlik alanındaki potansiyel datanın varlık sahasındaki bedende görünen datasının tekrar evren levhasına yayılmasıdır! Yani işlemcisi olmayan bir bilgisayarın datasının kullanılamaması ama mevcut olması gibi. Ya da akılda var olan bilgilerin söz, yazı ya da başka araçlarla ifade edilememesi gibidir! Yaşamı gösteren data yok olmasa da taşıyıcı, işlemci yani beden bozulunca bu datanın evrene geri dönmesi anlamına gelir! Yok olmaz! Bir araçla toplanırsa bu veriler yine işlemciye konur ise aynı şekilde işler! Hayat bu verileri gözlemek içindir! Bir filmin potansiyel olarak datasının bir cihazda disk ya da bantta kayıtlı olması ve bunun işlemcide seyredilmesi gibidir hayat! Tercih edilen kayda alınmış ve kayda alınan da seyredilir! Kayıtta değişiklik seyrederken olmaz! Zaten son kaydı izler izleyen! Burada aldatıcı olan zaman ve mekan boyutudur! Zaman ve mekan boyutu aşılmış olsa bu hayat izlenimlerinin “An” da olduğu görülecek! Zaman aldatıyor insanın aklını! Öncesi ve sonrası diye düşününce işler karışıyor! Levhada olarak düşününce zaman kalkar; her şey “An” da görülür, tercihler ile bu tercihlerin yaşanmasının kader-kaza ilişkisi daha kolay anlaşılır!
Quantum alanda bilgiler ortak aslında! Ben ile özelleşiyor, o ben dahi tek!
“Bir ben var! ” diyor ya Yunus!
İşte o ben, sende de Yunus’ta da bende de aynısı…
O “Ben”i ne kadar bilirsen o kadar bensin!
Sapmalar ise “Cehennem” boyutu!
Çok kolay aslında!
Bir bulmaca düşünün; çocukların bulmacaları var ya kedicik yumağını arıyor! Onun gibi.
Sayısız yollar olsun kediyi yumağına kavuşturmak için denenecek! Fakat bunlardan yalnızca bir yol kediciği yumağına kavuştursun! Diğerleri boşa çıksın! Boşa çıkan tüm yollar Cehennem, bir tek yol ise Cennet! Sembolik düşünelim! İşte o yol “Ben” dir; bir ben var bana çıkan, onu bulur isem maksadıma ulaşmış olurum. Tercihi “Ben” yapar! O ben bulunmuşsa evrendeki işleyişte kişi faal durumdadır yani “Ben” olmuştur! Yoksa savrulacak!
Ahmet Bektaş
Ahmet BektaşKayıt Tarihi : 16.6.2014 01:23:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Çok kolay aslında! Bir bulmaca düşünün; çocukların bulmacaları var ya kedicik yumağını arıyor! Onun gibi. Sayısız yollar olsun kediyi yumağına kavuşturmak için denenecek! Fakat bunlardan yalnızca bir yol kediciği yumağına kavuştursun! Diğerleri boşa çıksın! Boşa çıkan tüm yollar Cehennem, bir tek yol ise Cennet! Sembolik düşünelim! İşte o yol “Ben” dir; bir ben var bana çıkan, onu bulur isem maksadıma ulaşmış olurum. Tercihi “Ben” yapar! O ben bulunmuşsa evrendeki işleyişte kişi faal durumdadır yani “Ben” olmuştur! Yoksa savrulacak!
![Ahmet Bektaş](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/06/16/bir-ben-var-yazim.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!