Sene..96 Eylül aylarıydı,
Dallardan yapraklar dökülüyor,
Doğduğum yerlerden gidişim başlıyordu.
Erbaa-Erova otobüsü kalkıyor,
Anam gözyaşını tutamıyor,
Babam ağlamıyor ama,
Oğlundan ayrılışının üzüntüsünü yaşıyordu.
Muavin anonsu yapıyor,
Son hazırlıklar yapılıyor,
Erbaa-Erova otobüsü hareket ediyordu.
Belki de son umutlarımı, hayallerimi...
-ve de çok sevdiğim anamı benden ayırıyordu.
Bir daha babam cebimde sigara yakalayamayacak,
Anam da 'Eve niye geç kaldın oğul' diye soramayacaktı.
Bütün dostlarımı, sevdiğimi, anılarımı
Bir daha görecekmiydim?
Yollarda ağaç sayıyor,
Asvalt çizgilerine bakan gözlerim dalıyor,
Neler bıraktığımın hesabını yapıyordum.
Dedim ya; sene..96 eylül aylarıydı,
Gidişimin ayı, soğuktu
Bir başkaydı benim doğduğum yerler:
Gece oniki de hayat biter,
Sokaklarda bir tek köpekler gezerdi,
Birde sarhoşlar..
Saat onikide evde olurdum,
Kısık sesle Ferdi Tayfur dinlerdim,
Karşı komşumuz yarı açık pencereden izlerdi,
Bense kızardım ama meraklı Melihat'tı komşumuz,
Bir başkaydı komşularımız;
Öğreten Şevki Bey Coğrafya öğretmenimdi,
Komşumuzdu ama yazılıda yardımcı olmazdı,
Bankacı Salih Bey selam vermeden geçmezdi,
Adile Hanım biraz meraklı ama iyi kadındı,
Ne elinde sigara ile gezebilirdin,
Ne de elin cebinde,
Orda büyüğe saygı vardı,
Hürmet vardı,
Koyu mu koyu muhabbet vardı.
Acaba bunları bir daha yaşayacak mıydım?
Bir başkaydı benim doğduğum yerler:
Yeşilırmak'ta balık tutar,
Sıcağı sıcağına orada pişirip yerdik,
Biraz elbisemiz kirlenirdi ama,
Eve balık götürmenin mutluluğunu yaşardık.
Dedim ya! Bir başkaydı benim doğduğum yerler:
Yazı çok sıcak, kışıda soğuktu,
Pek az kar yağardı,
O da biz uyurken,
Karın yadığına hasrettim,
Sabah kalkarım delice bir sevinçle
Daha kahvaltı yapmadan,
Kendimi karın içine atardım.
Bir başkaydı benim doğduğum yerler;
Sokaklarda parke taşları,
Evlerin önünde kaldırım yoktu,
Bu yüzden yağmur evimize yağardı,
Yollarda son model Opel Toyota, Mercedes
Ne de beş kattan yüksek ev vardı.
Arabalar azdı,
Trafik ışığına ihtiyac duyulmazdı.
Acaba karşıdan karşıya rahat geçecek miydim?
Ben bunları bir daha görecek miydim?
Dedim ya! Bir başkaydı benim doğduğum yerler:
Sabah erkenden mahalleden simitçi geçerdi,
Uykumu yarıda bırakırdı ama,
Çayla simitte iyi giderdi.
Belki bir daha aşıklar kahvesinde oturamayacak,
Çakır Bilorda da okey oynayamayacak,
Belki anılarımı son görüşüm olacaktı ama;
Gitmeye mecburdum,
Oysa mutlu değildim.
Benim doğduğum yerlerin kavgaları aşkları,
Ve de havaları bir başka olurdu,
İstanbul gibi su sıkıntısı, hava pisliği,
Kirletecek kaldırımları, denizleri
Mayo görmeye alışkın gözler,
Küpeli, devrimci ve batıcı gençleri yoktu,
Ben belkide doğduğum yerlerin,
Bunlardan yoksun oluşu sevmiştim.
Bir daha temiz hava koklayamayacak,
Evime pazardan eksik alamayacaktım.
Dedim ya! Sene..96 eylül aylarıydı
Gidişim ayları,
Soğuktu.
Babamdan aldığım son cep harçlığı,
Annemden aldığım son yıkanmış elbiseydi götürdüğüm,
Anneme tütünde yardımcı,
Babama işinde yardımcı olamayacak,
Ne o gizli kaçamak sigara içişimi yaşayamayacaktım.
Annemin elinde yemek,
Babmın elinden dayak yemeyecektim.
Yine de kim ne derse desin,
Ben en güzel günleri aşkları
Doğduğum yerlerde yaşadım.
Sene...96 eylül ayları...
Gidişimin ayları...
Soğuktu.
Mutlu değildim oysa,
Mecburdum...
Herşey güzeldi ama geçim sıkıntısı güzel değildi,
Herşey güzeldi ama, ana-baba hasreti güzel değildi
Aslında güzel olmayan tek şey benim gidişimdi,
Sene..96 Eylül aylarıydı
Yapraklar dökülüyordu.
Bu benim gidişim,
Bel ki de kendi ellerimle bitişimdi...
Kayıt Tarihi : 24.9.2005 14:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!