Bir bebek alın kucağınıza, göz bebeklerinin içine kendi çocuğunuz gibi bakarak. Gün doğarken bir bisiklet alıp, akşam ezanına kadar bisiklet kullanmayı öğretin herhangi bir çocuğa. Yapacak daha önemli bir işiniz yoksa “ çok açım “ sesini duyduğunuz bir kaldırama oturun; iki kişilik yemek alıp. Gün boyunca arayanlara bir arkadaşınızla olduğunuzu söyleyin. Aramayanları siz arayıp – merhaba deyin. Ömrünüzde ilk gez geçtiğiniz bir sokağa “ Seni Seviyor” yazıp, U ve M harfleri için yeterince boya bırakın yanına. Askere gönderin birini son dakikaya dek yanında olup. Yabancı bir düğünde bir gelin izleyin kendi kızınız gibi. İçinizden geçenleri yada kopya çekip en sevdiklerinizi bir kağıda yazın el yazınızla size ait olmayan herhangi bir isimle imzalayıp altını denize bırakın bir şarap şişesinde. Bir başkasını toprağa verin bir cenazede anneniz, babanız, eşiniz, kardeşiniz gibi. Ve bir başkasının mezarında dua edin bir gün.
Sahip değilken âşık olun yeniden ve yeniden öğrenin sevmeyi ait olmadan kimseye. Sevdiğinizde birini son defaymış gibi söyleyin, son nefesinizmiş gibi
Ersin TÜRKDOĞAN
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
bunları yapabılırım......her ne kadar başkaları bunu saçma gorsede.umrum olmaz!
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta