Bir b/aşk'a garip çoban Şiiri - Engin De ...

Sonu görünmeyen pınardan getirdim gönlümden avuçlarına duaları.
Nokta olan hayat ile sonsuzluk olan kabirtaşı arasındaki yanımdan.
Dışardan mı b/akmalı içerden mi çıkmalı şems vakti.
İnsanın köleliği insanın kendisinden çıkmağa itiyor.
Daha da ötelerde, savaşların biteceği vakit.

Sevginin halimizi kayırmasını hatırlatmasına gerek var mı?..
Onda her şey eşit ve doğru.
Herkesin başını sokacağı kadar evi yoktur.
Ama er kişinin gönlünü sokabileceği kadar yer vardır sevgide.
İnsanın insanı edep hisseten, en güzel okuyuş tarzıdır dua.
Daha da ötesi, hayata bir gülüş.

Bir misafirin var mı?..
İçerden ve şems vakti gönül rahatlığıyla.
Göz aynı anda herşeye b/akmaktadır.
Gönül yüreğin herşeye dua etmekteyse
Anne şefkatiyle seven ve sevdirilen eylesin.
Tövbe kapısı kapanmışsa, tefekkür ne yapar!.
Daha da ötesinde, insanın ibadet.

Perdeler kalkarsa sabırdan, sevgiye gölgeden bir parça gölge kalmıyor.
Birdenbire beyaz olur anında her yanın.
Yankılanmak için beni arayan kelimeler v/ardır şiir diye şairin dizelerinde.
Daha da ötesinde, yazılacak kabul olmuş aminler.

Herhangi bir koşullandırmaya baş vurmaksızın sürekli bir dostluğun kurulması yolundaki sevgiye gönül açıklığıyla katılırverenler andan geçemez.
Son nefesine kadar nefsine karşı gelmek içindir hayatın sevgideki özeti.
Daha da ötede, gelmeyen yar.

Daha da ötelerden razı olmadıkların.
Seni sevginin yolundan alı koyana şiirimi yazmalıyız, şiir mi olmalıyız?..
İnsan insanı dünyalıklarla düşünüyor.
Tutku diyemem, şeytandan sığınmaya.
Sevda diyemem bakışlara.
Daha da ötesi, suretin surete aynasıysa.

Daha da ötelerde sevgideki Hikmet.
Söylenmemiş sözleri olabilirsin şiirin değil sürgün duaların diyarında.
Düşünüyorum!..
Yetmiyor, rüzgar diyemem.
Daha da öteden, beklediğim dua kasırgası.

Olmak yasak sevilerdeki halin de kalbin nasıl?..
Yetmiyor, ölmek her akşamüstü.
Daha da ötelerde.
Adları ve elleri yalnız kalmışların kıyafetindeki hale yağmur damlası diyemem.
Yalnızlık ve korku elbisesi giyenler sevgiyi hep yalanlarlar.
Daha da ötesi, yaşadığın.

Çaresizim şems vaktinde, duaların okyanusunda sürgüne koşuyorum.
Dedim ya sen kendine zulmetmektesin.
Daha da ötelerdeki, bekleyen.

Sen dünyada bir güzelliksin, soğuk gecelerinde.
Seninle aranda ayrılığa düşme!..
Yüreğinde, usunda yangın diyemem.
Birini cezalandıracaksan sabret, yalnızlığına yüz çevir.
Daha da ötedesin, beklediklerinden.

Göremediğim tepelerde yağmur yıkıyor tefekkürde olanın saçlarını.
Bir mülteci kızının ayaklanmış gölgesi oruca.
Koşuyorum, sevinçlere aykırıdır pirler ormanın yeşilleri.
Sıralanmış körlüğüme zeytin ağaçları turu Sina'da duada.
Gelemem, yetimhanedeki güllerin yalnızlığı varsa.
Daha da ötelerde, unuttuklarım.

Doyamam huzurevinde gözyaşı döken anne ve babaların sofrasında.
Gözleri sevda sürmeli suretperestlerin fitnesi.
Ölümün hayırlısını, evladın vefalısını, orucun şefaatçi olanını isterim.
Çığlık sesidir, daha da ötelerde.
Umutlar umutlanmış sokaklara bırakılan ekmek poşetlerinde.
Nimetin çığlık selidir israfımız.
Daha da ötelerden, çağın yalnızlığı.

Ramazan değil tuttuğumuz, nefsimizle tutunduğumuz dünyada.
Sıralanmış yüzyıllar öteden, söylenmemiş türkü.
Söyleyemem yürekteki dua acı tellidir.
Sevinçleri aykırıdır sevginin, dünya sürgünümde.
Kimde ne yoksa onu ister olmuş insan.
Daha da ötesinde, yaşanacak sevgi.

Rabbine kul olma takvası yerine, kapitalizme köle olma eğlencesi oldu
Ya Şehr-i Ramazan!..
Halimiz Yunus a.s balığın karnındaki halinden daha beter.
La ilahe illa ente subhaneke inni küntü minezzalimin diye sızlanan kalbimle.
Daha da ötelerin ötesindeyim.
Medet Ya Rabbim!...

(Y.ed)