Aç kurtların sofrasında
Salyalı bakışlara meze olmuş, aşkın adı kadın.
Kısık ve şehvetli sözleri üzerinde toplamış, davetiye gönderircesine
Gülmüş.
Eğlenmiş.
Eğlendirmiş hatta ara ara attığı kahkahalarla
Ne aşkın adresi adam kalmış aklında,
Ne de sabaha çıkmayacak yoğun bakımda yaşayan kara sevda
Kadın eğlenmiş çılgınca
Kadın coşturmuş masadakileri
Masadakiler de mutluluktan uçmuş kuşlar gibi ara ara…
Gün çıkınca gecenin koynundan
Uyanmış gerçekler.
Yorgan örtememiş ihaneti.
Yatağa sığmamış yalanlar.
Sular bile yıkamamış kadının bedenini.
Kirli bedeniyle başı önünde aşkın adresine yönelmiş genç kadın
Yolda zevkler ayağına bağ olmuş, alkol terk edince bedenini
Aşkın adresinde kuşlar susmuş.
Sevdalar ağıt yakmış uzun bir süre.
Uzun bir süre sessiz kalmış kadınla adam
Yalanlar bile inanmış hakkında söylenenlere.
Ve bir sevda mahkum olmuş, ifadeler sonrasında dar ağacına
Darağacında boynu ipe asılmış
Çırpınmış yaşamak istercesine
Çırpınmış ‘beni neden asıyorsunuz’ diye
Tabureyi devirmiş adam,
Yaşadığı tüm ihanetleri öldürürcesine
Yağlı ilmik aşkın boğazında
Kadının bakışları boşluklarda
Gözyaşları da adamın gözlerinde kalmış…
Ve son kez seslenmiş adam, kadına
‘Bir daha görüşmeyelim,
Beni yıktın, dümdüz ettin.
Ve bir daha seni ararsam,
Adım, anamla anılsın…
Al birikmiş onca hatırayı, belki saklarsın.
Resimler mi?
Bırak o resimlerde atıldıkları çöp tenekesinde kalsın…’
Kayıt Tarihi : 22.2.2010 18:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!