Dün…
Okul çıkışı…
Arkadaşlarla sohbet ediyordum
Ardından…
Bahçedeki bankta…
Sen, tek başına oturuyordun
Yalnızdın…
Ben ise yanına oturdum
Havadan, sudan konuştuk önce
Ardından, ne olduğunu anlamadan
Gözlerinden, bir yaş düştü
İnilti gibi bir sesle
“Canımı acıtıyorlar” dedin
“ Ben ise gıkımı bile çıkartamıyorum” dedin
Sessizdim…
Dinliyordum seni
Gözlerin kırmızılılaştı
Başını öne eğdin…
Sık kirpiklerinin ucundaki yaşlar…
Ardından…
Burnunu çektin…
Sesin…
İnilti gibiydi…
Belli belirsizdi…
Sonra…
Ben…
Konuşma sıraları bana gelmişken
“Mutsuzsun” dedim ve ekledim.
Hayatta mutlu olabilmek için
Gamsız olman, hiçbir şeyi kafana takmaman gerek
Güneş, iyice tepedeydi…
Gözlerini, bu sefer başka yöne dikmiştin
Ardından dudaklarının arasından iki cümle okundu
“ Keşke gamsız olabilseydim”
Ve ardından…
Bana bu yaşananlardan
Kimseye bahsetmememi söyledin
Ağladığımı kimse bilmesin, görmesin
Ama…
Nafileydi… Çünkü yakalanmıştın
Utangaç başın yerde, gözlerin kızarmış…
Ve Ayşe en iyi arkadaşın
Neyin var diye sordu.
Bir şey yok dedin sende
Sadece dizlerim ağrıyor
Ah seni bir bilseler…
Yüreğin nasıl yanıyor
Sonra yok olduk ikimizde
Işın demetlerinin içinde…
Yolunu kaybetmiş,
Rotası belli olmayan
Sağa sola çarpmış ve dağılmış bir gemi gibi
Farklı yönlere…
Kayıt Tarihi : 17.1.2008 16:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bu şiirdeki kişilerin isimleri değiştirilmiştir. Aslen kişilerin ismi farklıdır. Şiiri geçmiş yıllarda yazmıştım. Herkesin saygıyla yorumlarına sunuyorum.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!