Bir anne, bir kız evladı ile ağlayıp, feryat figan ediyordu.
Kâh ağlıyor, kâh dövünüyor, gözyaşlarını sel ediyordu.
Bir annenin, bir kız evladının ağlaması gök kubbeyi yıkıyordu.
O, öylesine bir feryattı ki, arş-ı alâ bile çınlıyordu.
Ve bir anne, bir kız evladı ile şehit bir oğula ağlıyordu.
O oğul, şimdi al bayrağa sarılı, bir tabut içinde yatıyordu.
Ne hüzünler kurtarır seni
ne çeyiz sandığının ceviz gölgesi
ve ne de acının ses duvarındaki
yorgun ve bıkkın bekleyişler
Acılar karartmışsa bile günlerin duvağını
Devamını Oku
ne çeyiz sandığının ceviz gölgesi
ve ne de acının ses duvarındaki
yorgun ve bıkkın bekleyişler
Acılar karartmışsa bile günlerin duvağını