Quickpost this image to Myspace, Digg, Facebook, and others!
Maden ocağından yeni döndüm evime… Telefonum çaldı.Ahizeyi kaldırdığımda karşımda Kırcaali, “Yeni Hayat” gazetesinin editörü, hocamız, dostum Niyazi Hüseyinov(Bahtiyar) vardı..
“Rahim burada Paris’ten gelmiş bir Profesör seni görmeye sabırsızlanıyor”
diyor. Ben baştan benimle dalga geçiyor diye düşünsem de karşımdaki öyle dalga geçecek kişilerden değildi.
“ Hemen atla arabana buraya gel. Geldiğinde meselenin ciddiyetini öğrenirsin.”
Gittim. Doğruydu Niyazi dostumun söyledikleri. Karşıma yetmiş iki yaşında beli biraz bükülmüş, saçları seyrekleşmiş, Menderes zamanı Türkiye’den Paris’e göçmüş Profesör Pertev Naili Boratav vardı. Elini öptüm desem yalan olur. Sarıldım dersem daha büyük yalan olur. Sadece elimi uzattım ve hoş geldiniz diyebildim.
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Ama kapattılar bizi, dövdüler, aç bıraktılar
İstedikleri kalıplarda dondurmak için
Bizim duygularımız kalıplarını eritti
Yıktı onların demir duvarlarını
Anlam ve anlatımı mükemmel bir çalışma, ellerinize sağlık hocam, kaleminiz var olsun. tam puanımla sizi can' ı gönülden kutluyorum. Saygılarımla.- Berkay Kur.
İnanmak istedik ama değişiverdi renkler
En umutlu anlarımızdan doğdu karabulutlar
Bir ev kurduğuma sevinmeden hemen bir fırtına
Umuttan yana, sevgiden yana silip süpürüp geç
Hayat öyle bir oyunki insanın başına ne zaman ne geleceği bilinmiyor,Biz anavatanda geçim derdi gelecek kaygısı çoluk çocuk yetiştirmek eğitim vs ile uğraşırken çeşitli sebeblerle yurdundan ayrı yaşayan soydaşlarımız bizim çektiğimiz sıkıntılara ilaveten kendi kimliklerinini korumak ve anavatana bağlılıklarını sürdürebilmek için bağlı bulundukları yerlerde bir o kadar da zorluklar çekmişlerdir Rahim bey anılarıyla antoloji sayfasını güzel kaleminden çıktığı dizeleri bzlerle sunmuştur tebrikler bu güzel şiirinize ve paylaşımınıza kaleminiz daim olsun
izim gündüzlerimiz gün batımından sonra başlardı
Köpeklerin havlamasını bir uyarı kulağı ile dinlerdik
Yine de bir dost görünen bulunurdu bizi ele veren
Duvarların ikiyüzlülüğü ürkütmüştü bizi çoğu kez
Acılar yaşamışsınız, yaşamasam da, bilmesem de o günleri.. kaleminiz sayesinmde öğrendim.. Çok çile çekmişsiniz.. çokk..
Sn. Akdora
Çok güzel bir anlatımdı. Tebrikler...10
Ama kapattılar bizi, dövdüler, aç bıraktılar
İstedikleri kalıplarda dondurmak için
Bizim duygularımız kalıplarını eritti
Yıktı onların demir duvarlarını
Bitimsiz sevgilerimle...
Alimoğlu
Çok güzel bir anlatım ve şiir ve etkileyici bir 'anı'
Duygular kapıları da eritiyor, duvarları da deliyor firar ediyor ...
Kendini yeniden ele vermek için ...
Kutluyorum sayın Akdora ...
Bu şiir ile ilgili 15 tane yorum bulunmakta