Surları vardı korkulardan örülmüş
Bir baştan bir başına ruhumun
Hükümdarsız bir ülkeydi bu sokak
Bayrağı beyaz
Yaşayanlar gölgesizdi
Kelepçenin diğer ucunda sessizlik vardı daima
Kör güneşli gündüzler yaşanırdı
Işıkları hükümsüzdü.
Avarelik dolaşırdı sokaklarda
Çukurları matem renginde
Tabular nöbet beklerdi köşe bucakta
Tek parçasını kaybetmiş bir yürek
Fersiz bir çift gözden haber beklerdi bütün pencerelerde
Ne gelen görünürdü ne bir haber gelirdi.
Baharlar çiçeksiz umutlar sererdi bayırlara
Yağmur doluydu saatlerin kadranları
Cılız bir filiz aranırdı yerde gökte
Hatıraların bindiği kirpikler hep ıslaktı
Hangi yöne gidilirse gidilsin
Yürünen kaldırımlar hep aynı kaldırımdı
Gül rengi düşmezdi yanaklara burada
Hayaller hep siyah beyazdı
Uzaklık griye boyanırdı her şafak
Ve acı damlardı yanaklara
Sızılardı yumuşak yumuşak
Gel mi yasaklanmıştı, gitme mi bilinmezdi hiç
Haykırışlar ve hıçkırıklar kolkolaydı
Kırık aynalar görüntüsüzdü
Daracık çizgilerin içine saklanmıştı mutluluk
Bir tek zaman vardı o da yarına sürgündü
Rüzgârlar bazen umutsuz çiçek kokuları getirirdi
Bazen güneş arsızlığının ardına saklanırdı kısa boylu gülümsemesiyle
Bir an boyaların rendi değişirdi virane duvarlarda
Bir çift ayakkabının dönüş sesi duyulurdu
İşte o an bu sokak
İşte o an bütün yalnızlık unutulurdu
Rüya serilirdi sokaklara
Pencerelerden hayaller bakardı yorgun ama mutlu
Mehtap laciverti bir bekleyiş pembeye dönerdi
Bu sokakta bütün avuçlar
Hayali bir ele uzanır
Belki ilk, belki son kez gülümserdi.
Kayıt Tarihi : 9.3.2010 15:02:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!