Bir akşam üstüdür şarabî
Bahçeler ve dağlar üzre hükümran;
Tam dünyayı dolaşmak saatindesin.
Ay ışığı su içer birazdan.
Kızarmış kalçalarını çanlar
Alabildiğine vurur.
Sen çocuk tulumunda
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik




Bir akşam üstüdür şarabî
Bahçeler ve dağlar üzre hükümran;
Tam dünyayı dolaşmak saatindesin.
Ay ışığı su içer birazdan.
Onca elemden kederden geçip bu mısralarda durulmak..
Muhteşem
bir akşamüstü yine boğazımda bu yumruk Güroymak on kilometre: iki gözüm, biz bu tabelayı kaç kere geçtik bu kaçıncı yangın söndürdüğümüz hep mi leylek yuvalanır Muş ovasında, telgraf direklerine hangi binyıldayız hadi. Söyle. dikenlikli göğüslerinden, gül bezekleri devşiren sözlerinle...
bu şiirleri tam yayınlayın.lütfen..........
Ay karanlıktı! Su içirdin yinede sen,kan verdin can verdin!
Ama hiç bir rüsva etmedin emegimizi..Emeginin kalem tutan ellerinden öpüyorum;seni yüregimde anıyorum!
arife tarif gerekmez derler ya, hah işte o ahmed arif
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta