Dışarıda uğuldayan, camı tıkırdatan bir rüzgâr.
Karanlığa bürünerek sohbet eden yıldızlar.
Sallanan, sallandıkça hışırdayan ağaçlar.
Yalnızlığa gömülüp düşünen beden ve garip duygular.
Yine başı iki elinin arasında garip manzarayı seyrediyor.
Fakat gözleri donuk, belli ki ümitsizce bakıyor.