Gecenin dürüstlüğünden herkes kuşkulanır
korkulur o kuş yüklü iniltilerden
ve mor ağzını gecenin kumuna batıran ben
çağdaş serüvenler adına
bütün fotoğraflarını yakan
yakan ve bekleyen.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Yaralar dağlanmalı. Dağlanmalı ki kırılsın ununla beslenen mikroplar.Yara sağlmalı...O zaman güler belki yüzümüzün varoşlarında çarpan hüzünlü çocuk yüzleri...
Ben bekleyenim diyen kişi beklediği ne? Büyük serüvenler mi,
esnaf gülüşü olmayan bir kadın mı? Gecenin kumunu bulmuş yine de.(Toprak değil) .Belki de o bir çöl gezgini olduğu için
bulamayacak.
Yüzünün varoşlarında bir çocuk şehri
Çocuğun yüzünde mezar
Kim kimi nerden topladı
Kime kandı gece
Kime toprak dolusu mor bir ağız..
Bu ağrı sevildikçe yakılmalı…
ك..
Kara bir irin akıyor
öpünce o yıkılmış gülüşünden çocukların.
Kara bir salgıdır çünkü büyük
serüvenler ve çocukların soluk alışları da.
Ürker herkes üşümüş bir anahtar olagelmekten
bir çocuğun şehri çarpar yüzümün varoşlarına.
(1964)
İsmet Özel
toplanın çocuklar
yakılan ateşler
yol buluyor bacalardan
leylekler haberleşiyor
g/öç vakti
Bu çocuklara, ağarmayan gecelere yazılmıştır. Başka gecelerde..
nefis../
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta