Yine her günkü gibi geç kalmıştı; her zaman buluşup kız kulesini izlediğimiz,hayaller kurup ümitler ektiğimiz,bahçemiz dediğimiz parktaki yaşlı çınarın altında yine bekletmişti ve benim elimde değildi beklemek zorundaydım, zaten yıllardır beklemiyor muydum, birkaç ömür daha beklesem ne kaybederim ki zamandan başka, o da bol zaten…
Sonunda hep geliyordu ama,her gün geldiği taraftan,her zamanki gibi saçları rüzgarda dalgalanıyor, gözleri kirpikleri arasında denizi kıskandırırcasına neşeyle bakıyordu,her defasında olduğu gibi yüreğim ritmini bozup onun ayak seslerine vokal oluyor,göğüs kafesini kırıp fırlamak istercesine azimle çarpıyor hapsolduğu duvarlara, Biliyordum aslında aklımın bana oyun oynadığını, o değildi gelen ben hayal gördüğümü biliyordum, ama silkinip kafamdan atmak gelmiyordu içimden, çünkü hayali bile yetiyordu beni yakmaya,ihanet dolu dünyaya tahammül gücü veriyordu,beni getirdiği uçurum kenarında tutunabildiğim tek şeydi hayali, elimde değildi sığınmak zorundaydım ona her defasında olduğu gibi.
Yine güzel bir gündü, oturmuş hayaller kuruyorduk,ben ona, onun için karaladığım satırları okuyordum,o beğenmediği halde çok güzel olmuş diyerek beni yüreklendiriyordu, her günkü gibi o günde bütün sözleri ve hareketleri yapmacıktı, her defasında olduğu gibi bu sefer de en mutlu olduğum anı bekliyordu, tam da “sensiz yaşayamam” derken beni yalnız bırakacağını biliyordum, ama alışmıştım artık koymuyordu eskisi gibi, güneş eski ışıltısına kavuşmuş, denizin de öfkesi dinmişti, ben ise halâ onun için satırlar karalamaya devam ediyordum, daha ne kadar yazacağımı bilmiyordum ama yazıyordum,ertesi gün geldiğinde ona okumak için…
Adem YıldırımKayıt Tarihi : 7.6.2010 12:27:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Adem Yıldırım](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/06/07/bir-adim-otesi-ucurum-denem-2.jpg)
SELAMLARIMLA KUTLUYORUM
ANT.10
Yalnızlığım senle başladı sende kaldı ve senden sonra bana sıçradı can…
Unutulmuş bir ben şimdi ortada yalpalayarak dolaşan unutulmuş isteklerim başımda ve sen tekliğimin sebebi can… Boş ver beni…
Boş ver bana kendine iyi bak düşüncelerinde bırakmayı, bir yalnızlık çiti bu, elbet öğrenilecek, üzerinden atlamanın çaresi…
Bana unut cümlesini iletme…
Bil ki kanayan yerlerim, dağılan ruhum, karanlıklarda düşlerim var…
Deme bana, hiçbir şey, cevap vereceğim çok şey var, yazmak istiyorum, yazamıyorum, dağılmış bir yığın düşüncelerin arasında bitmeyen unutamamazlıklarım var…
Ve sen, bana mıhlanmış çehrenle bakışlarımı puslandırıyorsun… Deme bana bir şey, sana dair o kadar çok şey var ki, hepsi bende sahipli kaldı… Oysa sevinçlerimizi paylaştığımız anlar, o kadar uzak ki, hasretin bir yol boyu uzuyor bende… Ne gecesi, ne de ışıklı zamanları var…
Hepsi puslu, paslı bir düş karesi bende… Saatler gece yarılarına altı çeyrek saat kala, bütün yalan duygular basar içime…
Hangi hayatımı anlatayım sana… Sana ait yalanlarını mı, sevinçlerimi mi, sana ait isyanlarımı mı, anlatayım, sana…
En iyisi boş ver benim çocuk yanımı…
İstersen onu da sil baştan yap, yap ki şafaklar kalem uçlarımdan dökülen isyanlarımla beklensin… Sana gözyaşı bildirmem, sana ortaklığımızdan da hesap soramam, hangi sisli hesabın sonucu belli değil ki?
Mustafa Yılmaz
ant+10
TÜM YORUMLAR (6)