söğüdün doğurduğu bin yıllık çınar
yer ile yeksan olmuş
çerçöpün çıngısıyla yandıkça yanar
alemin ortasında
baykuşlar dizi dizi
virane gönüllerine ağlar
bülbül kaybolmuş
gül hicranından deliye dönmüş
eski günlerdeki sevdayı arar
asrın kucağında
aslında yanan çınar değil
sırtındaki tarih
üç ahmağa doğranmış
kör olsun talih
………………………………….
söğüdün doğurduğu hey koca çınar
yer ile yeksan olmuş
elden ne gelir
dallarına kumrular tünemiyor artık
aşıklar isimlerini kazımıyorlar
sinesini kanatarak
deniz rüzgarları ırgalamıyor
yeşilin bütün tonlarını donatarak.
ama
kökü toprağın koynunda
üstüne betonları kondursalar da
akrebin kıskacındaki çimento beyinliler.
o
toprağın sancısını bekler
güneşin boynunda şafaklara doğmak için
ayın mehtabında
bir deli rüzgarla ırgalanıp
ak bir bulutun bağrından
yanan gönüllere yağmak için
………………………………….
söğüdün doğurduğu bin yıllık çınar
yer ile yeksan olmuş
topraktan bir dama atıp
yokluklarda çürütmek için
bir kağnıya yüklemişler onu
tekerlerine gıcırdasın diye
bezir yağı da sürmüşler.
makyajı tamam
ne ile süslerlerse süslesinler
soğuktur yüzü
ottan hayalleriyle taşır
dağ taş demeden
asrın öküzü
ama nafile
öküz öküzlüğüne yansın
toprak ise
bereketiyle övünsün
öldürmek için sinesine gömdükleri
koca çınarı
imbiklerinden süzdüğü
Halil İbrahim bereketiyle
beslesin ve büyütsün
büyütsün ki
gölgesinde ak sevdalılar buluşsun
ayın mehtabında
dalları iffet
gövdesi adalet
kökü maneviyat olsun
yine eskisi gibi
Kayıt Tarihi : 17.3.2009 22:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bir deli rüzgarla ırgalanıp
ak bir bulutun bağrından
yanan gönüllere yağmak için
Tebrikler değerli dost, hoş bir şiir, saygılar!
TÜM YORUMLAR (5)