Bin yıldır taşıyorum göğsümde seni
Bin yıldır inşa halindeyim
Sana hazırlıyorum kendimi
Bin yılda bir gece yan yanayız
Kolların sarmaşıklar gibi sarmış tenimi
Saçların dağılmış yastığa
Güzün yaprakların caddelere dağıldığı gibi
Bin yılın hasreti yormuş bedenlerimizi
Dalgaların kumsalı dövdüğü gibi dövülmüşüz
Ellerimden tut umuda alıştır
Yarım öpüşün, ılık nefesin
Kavursun yaz sıcakları gibi tenimi
Hadi erit karlarını dağlarımın
Tamamlansın bin yıllık inşası canımın
Satır aralarında bulmuştum seni bir kitabın
Bin yıldır geziyorum sahaflarını dünyanın
Bin yıldır kokunu arıyorum tozlu raflarda
Kokun için yarışırmış meğer bütün çiçekler
Ben o turuncu zambağın yalancısıyım.
Canım,cananım,hayat arkadaşım;
Ellerimden tut hiç bırakma.
Sen uykudasın derin hülyalar görüyorsun,
Bense seyrindeyim Allah'ın lutfu manzaranın.
Şükür, gözlerimi kırpmadan
Seyretmektir aksini bir ömür.
İşte aralandı bulutlar,
Güneş ilk defa üzerimize doğuyor.
Ve memnun ki doğuşundan,
Işıl ışıl vuslatımızı kutluyor...
İsmet Katı
İsmet KatıKayıt Tarihi : 18.1.2024 05:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!