(1963 -Urfa) Hayatın tamamı: Bir nefeslik...
Islat ey yağmur ıslat! Islat dilediğince;
Akıt üzerimdeki şu dünyanın kirini
Makbere varana dek ıslat elverdiğince;
Doldur avuçlarımı tövbenin harfleriyle
Dindir susuzluğumu düşmeden eller yana
Ruhumun çöllerinde gezdiğim yeter bana…
Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Devamını Oku
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
***Islat ey yağmur ıslat! Islat bu dudakları
Islat ki kalbe doğru süzülen tövbe olsun
Arınsın kirden tozdan ruhumun sokakları
Yoksa nasıl çıkarım! Yüce’nin karşısına
Ben ki aciz bir kulum, yükümse yalnız çile
Eline su dökemem bir karıncanın bile…***
ahhh sevgili şairim...NEY sesinde musikinin büyüsünde dökülüyor kelimeler dize dize ruhumun sokaklarına....
seslendirme ayrı bir tat vermiş bu derinnn kelimelerin sesine....yüreğinize sağlık...tşk.ler...
tampuan...+...antj....
yüreğine sağlık kardeşim.keşke ıslanan yağmurlar tüm günahları kötülükleri yokedebilse değilmi.içten güzel bir şiir duygulu...kalemin daim olsun....
bu şiiri ne yapıp ne edip bir gün günün şiiri yapmalı
insan resmen titriyor okurkken
yüreğinize sağlık
nokta ve soluk... bu ne güzellik Saadet hanım? tema gül, sunum bülbül, okuduk olduk şeyda selam ve saygılar taaa yürekten ***10****
Muhteşem imrenilecek güzellikte mısralar hep yaz üstadem hep yaz olurmu ...O kadar canı yürekten yazılmış ki kabul olmaması mümkün değil ..Tebrik ne kelime
BİN GÜNAHLA BİR TÖVBE
Islat ey yağmur ıslat! Islat dilediğince;
Akıt üzerimdeki şu dünyanın kirini
Makbere varana dek ıslat elverdiğince;
Doldur avuçlarımı tövbenin harfleriyle
Dindir susuzluğumu; düşmeden eller yana
Ruhumun çöllerinde gezdiğim yeter bana…
Pişmanlığım devleşti açılınca gözlerim;
Gördüm iyi kötüyü, vah ki ben yalnızmışım!
Ömrümü heder eden ahraz açıkgözlerim (!)
Anladım ki sırtımdan inmeyen kamburummuş
Yazık bu ömre yazık, boşa geçti onca yıl
Benimle ağlar oldu başa doluşan ak kıl…
Alnımın çizgisini öpüyor şimdi dağlar;
Yasladıkça başımı yamaçlarına ıssız
Hani nerde gençliğim, nerde o altın çağlar?
Vefasızlar yanında vefa imiş gördüğüm!
Ah benim mecnun başım! Seni nere çalayım?
İbret alasın diye hangi kabre dalayım…
Yaşayan bir ölüyüm, kimler canlı sanıyor?
Hangi rızık peşinde çevremi saran kurtlar!
El çekin artık benden yaram içten kanıyor
İçimin vaveylâsı sarmışken dört yanımı
Dilden düşen bin keşke zamanı döndürür mü?
Bin günahla bir tövbe ateşi söndürür mü?
Islat ey yağmur ıslat! Islat bu dudakları
Islat ki kalbe doğru süzülen tövbe olsun
Arınsın kirden tozdan ruhumun sokakları
Yoksa nasıl çıkarım! Yüce’nin karşısına
Ben ki aciz bir kulum, yükümse yalnız çile
Eline su dökemem bir karıncanın bile…
Saadet ÜN
28 Haziran 2009
saadet hanım ;
edebiyat tarihine geçecek mükemmel bir şiir yazmışsınız..irdeleyen sorgulayan bir çalışma olmuş. han dediğimiz fani dünyada ki hallerimizi,hiç ölmeyecek sandığımız anlarımızı ve alabildiğine içine gömüldüğümüz günahlarımızı anlatmışsınız..ve arınmak için yağmurun suyu gibi saf ve duru olan ve halis,riyasız duygularımızın ruhumuzun taaaaaaaaa derinliklerine kadar inen bir tevbeyi öğütlemişsiniz..ve çok da haklısınız..tek kelimeyle mükemmeldi çalışmanız..beğenerek okudum..
kutlarım saygın kaleminizi..tam puan 10..akçaydan selam ve saygılarımla...ibrahim yılmaz
Yine her zamanki yüreği aşan anlam..ve yine derinden bir ses...Her kelimenin mutlaka bir sebebi vardır dercesine..Kalemin hep yazsın arkadaşım....
hüzün dolu bir çalışma,gerçekten şiirini beğeni ile okudum,güçlü kelmin sumasın can dost,yürekten kutluyorum ,tam puan selam ve dua ile,
şiiriniz ; dünya hayatı ve sonranız ile ilgili duygularınızı çok güzel ifade etmiş tebrikler .kaybettiğiniz altın çagı şiirlerinizde bulmuşsunuz. gönlünüze kuvvet
Şiir baştan sona şiir elbette fakat öyle bir final ki bu..
Nefessiz kaldığımı hissettim Sevgili Saadet..
Kutluyorum kalemini,yüreğini,şiirini..
Sevgimle.
Bu şiir ile ilgili 77 tane yorum bulunmakta