BİLSİN Kİ ÇOK SEVİYORUM...
Gönlüm sevdi gözlerini, sözlerini, bilirsin,
Güzel yürek, ince duygu, dili ballı sevdiğim.
Senle dolu hülyâlarım, rüyâma hep gelirsin,
Fidan boylum, güzel soylum, ak sakallı sevdiğim...
Açarsın hep kollarını, huzurla yaslanırım,
Göremezsem seni inan, ölürüm, paslanırım.
Yâr, kalbine sığınırsam, bak nasıl uslanırım,
Bir çınarsın, ulu ağaç, bin bir dallı sevdiğim...
Görmem, duymam da uyursam; bir daha uyanamam,
Bana böyle cefâ etme, ölürüm dayanamam.
Sanma sakın özlemem ben, ah, ağlamam, yanamam,
Kucaklayıp hayatı sun, sevgi elli sevdiğim...
Çağır beni, yollarında çiçek çiçek açayım,
Dile canım, mutluluğu kucak kucak saçayım.
Tut elimi götür, senle çok uzağa kaçayım,
Rüyâlarım mutlu ama, gözler selli sevdiğim...
Gözlerinden aşk okurum, bakınca hece hece,
Sarmaş dolaş seninleyim, sevginle gündüz gece,
Dökülüyor şiir, şarkı gönlümden nice nice,
Uzattığın her gül bana, allı allı sevdiğim...
Gözleri hep gülümsüyor, bilirim görmesem de,
Gönlünde sevgiyi, aşkı gönlümce örmesem de,
Her gün, her saat aşkımı yoluna sermesem de,
Bilsin ki çok seviyorum, bu çok belli sevdiğim...
Hâlenur Kor
10 Aralık 2009
Halenur KorKayıt Tarihi : 10.12.2009 17:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
SEVGİ Tahta çitlerin çevrelediği güzel bir bahçe… Öbek öbek çiçeklerin süslediği tarhlardan yükselen baş döndürücü rayihalar, göz kamaştıran renkler… Katmer katmer güller, dizi dizi sümbüller, asil laleler… Göz kamaştıran renk ve koku cümbüşü… Güneş çiçeklerin gülümseyen yüzlerine olanca sevgisini sunuyor kucak kucak… Sıcacık ısınıyor ve gülümsüyorlar birbirlerine, geriniyorlar rehavetle… Gür otların gölgesinde boy vermeye çalışıyor minik bir iki yaprak… Yeni açan bir tomurcuk, rüzgâr estikçe eğilen otların arasından, utangaç yüzüyle gülümsüyor. Güneşin, yüzüne değen ışıklarıyla nasıl da mutlu. Kamaşan gözlerini kapatıp, yüzünü çeviriyor bu sıcacık aydınlığa… Yüreğinde tarifsiz bir duygu. Kanatlanma isteği dolduruyor içini kelebekler gibi… Güneş, bu taze ve utangaç tomurcuğa sevgiyle bakıyor. Göz kırpıyor sevgiyle çapkın çapkın… Küçük menekşenin eflâtun yaprakları mor ipek kadife gibi açılıyor. Masum bir çift göz, utansa da, ona sevgiyle bakan gözlerden bakışlarını ayıramıyor. Tâ ki, rüzgârın kendine getiren esintisiyle sarsılana kadar… Kızaran yüzü ve ne olduğunu anlamadığı bir duyguyla saklanıyor otların arkasına. Diğer çiçeklere bakıyor. Tepeden bakan alaylı gözlerdeki ifade ile mahcup… Hayâllerle dolu iç dünyasında yapayalnız, kabuğuna çekiliyor. Artık hayat bildiği o hayat değil… Isıtan bir güneşi var. Ona gülümseyen, farklı olduğunu hissettiren… ‘Yalnız değilim artık’ diye düşünerek içinde bir tatlı ürperme ile gülümsüyor. ‘Önemli olan renk, boy, konum değil demek ki’ diye düşünüyor. ‘En güzel köşeleri kapmış, boy vermiş de olsalar diğer çiçekler; küçücük boyumla, otların arkasına saklanmış da olsam, beni gördü ve sevgisini sundu ya’ diye gülümsüyor. En güçlü duygu olan SEVGİ’nin, en ücra köşelere kadar sıcacık uzanabileceği, güneşin ışıkları gibi ısıtabileceğinin kanıtı değil mi bu? :))) Hâlenur Kor 13 Ağustos 2011
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!