Uzaklarda bir yerlerde,
Adı geçen şarkının,
Sözlerini mırıldanırdı bir çift dudak.
Rüzgar eşlik ederdi bir ara,
Ayrılmaya razı gelmez,
Alıp götürürdü notaları,
Akıp gittiği meçhul yere.
İşte,
Rüzgarla duyardım ben,
Notaların kulağımda dans ettiği,
Billur sesli kadının sevdiği şarkıyı.
Ben,
Özgürlük sıçrayışlarıyla,
Uğraş verip didindiğim sıralarda,
Hep o şarkıyı dinlerdim.
Billur sesli kadının sesinden.
Uğraş verip didindim ya,
Bu özgürlük arayışları içinde,
Merakta etmedim değil.
Burnumun dikine gitmekteyken,
Alıkoyamadım kendimi.
Notaların bana dans ederek geldiği,
Billur sesli kadının, hiç bilmediğim yüzünü.
Yalvardım rüzgara beni götürsün diye.
Şarkıyı bana getiren rüzgar,
Alıp götürdü beni, şarkının geldiği yere.
Onu gördüğüm an, güzelliğiyle dona kaldım.
Bir zaman,
Elleriyle tanıştım, dudağıyla dans ederek.
Öğrendim özgürlüğü,
Billur sesli kadının sesinden dinleyerek.
Ne güzeldi yaşamak.
Yıllarca boşa harcanan ömrü,
Billur sesli kadınla tanımak.
Artık,
Bizim şarkımızı söyleyen,
Benim billur sesli kadınım.
(07/06/1997 – Eskişehir)
Ahmet Ziya PektaşKayıt Tarihi : 14.7.2005 01:09:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (2)