Bilirim Seni Şiiri - Yorumlar

Geçen gün 12 CD lik bir film olan Ashab-ı Keyf adlı filmi izledim. Cumartesi akşam 19.00 başladık eşimle birlikte sabah 05.00 e kadar ve kalanı da, pazar günü saat 14.00 de başladık 17.00 de bitti.

Barnabas İncilinden filme alınmış. İsa'nın dini veya İsevilik konu ediliyor. İsevi olanları, putperestler kırbaçtan geçiriyor, çarmıha geriyor, arslanlara yem ediyor, velhasıl olmadık zulme tabi tutuyorlar. O dönem vaizlik eden, halkı İsa'nın dinine davet eden birini de çarmıha çekince, saray eşrafından saray baş danışmanlarından 6 kişi olaya el koymak istiyor ve İsevilere destek veriyorlar. Tabi ki, kendi durumları da sallantıda kalıyor. Bir gece şehri terk edip, kaçıyorlar. Şehrin dışında Bir dağdaki, mağaraya sığınıyorlar, yanlarında 7 nci kişi bir çoban. Ve yanlarında bir de köpek var. Adı Katmir. Mağarada bir yogunluk çöküyor üstlerine ve uykuya dalıyorlar. Saray yetkililerinin bundan haberi oluyor, mağaraya saldırıyorlar ama; içeri giren yandım anam diyerek kendini dışarı zor atıyor. Sonuç olarak; bu 7 aziz, 300 yıl uyuyor ve kalktıklarında şehrin bir kaç kuşak değiştiğine tanık oluyorlar. Artık o şehirde kökleri, tanıdıkları kalmamıştır. Şehrin tamamı İsevi olmuş. Zaman tersine dönmüştür, bu kez de putperestler saklanacak delik aramaktadırlar. Buraya kadan neden anlattım? Şunun için. Asıl burası önemli;

Azizler için o dağda saraylar inşa etmeye kalkışıyorlar; Fiedelfiya'ya turist cenneti olacak, zenginleşecek, bu azizleri görmek için dünyanın dört bir yanından akın akın insanlar gelecek buraya. Dünyanın göz bebeği haline gelecek diyor, Saray'ın en yetkili ağızları. Herkes bu zenginlikten paylarına ne düşecek onun hesabını yapmaya koyuluyorlar. Bu durum; 7 azizin canını sıkıyor. Çünkü bunlar işin reklamasyon yanındalar ve ticareti hedeflemişlerdir. Ama; 300 yıl önce halk kırbaçlanıyordu, çarmıha çekiliyordu, durum hiç değişmemiş manzara yine aynı. Sadece söylemler değişmiş, içerik aynı. 7 Aziz; tekrar dağa, mağaralarına dönüyorlar ve Allah'tan kendilerini yanına alması için yalvarıyorlar ve böylece ebediyete göçüp gidiyorlar.

Bu filmi herkesin izlemesini tavsiye etmek gerek; bu filmde gerçekler açık açık sergilenmiş. Tabiki filmi çekenler bu kadar dürüst değil, onlar da ticari kafayla baktıkları için olaylara, yaptıkları hatanın farkında değiller. Barnabas İncili, Hristiyan alemi tarafından reddedilen bir incildir. Ve o incil, islam yetkilileri tarafından Barnabas'a ibranice yazdırılan bir incil olduğu iddia edilmektedir. Sadece bu incilde, Hazreti Peygamberimizin, İsa'dan sonra geleceği bildirilmektedir. Hali hazırda hristiyanların incillerinde böyle bir ibare geçmemektedir. Filmde, ağırlık bu noktaya verildiği için, diğer abesle iştigal edilen yerler dikkatlerden kaçmıştır. Yani insanların ağır işkencelerde öldürülmesi, diri diri Arslanlara yem edilmesi ve çarmıha gerilmesi hep kanayan yara olarak devam etmiştir. İsevi olmak halkı bu işkencelerden koruyamamıştır. Bu nedenle; bir kaç uhrevi söylemin dışında İsevilik halka fazla bir şey sağlamamış görünmektedir. Bütün umutlar, gelecek peygamber dönemine bırakılmıştır. Ne hikmetse, bu topluluk, son peygamber geldiğinde de onun dinine girmemiştir.

Şimdi bakıyorum da; bu şiirde ve yoru yazan insanların dörtlüklerinde İslam dininin olmazsa olmazları yok. Yine şekle endekslenmiş duygular ve yine yaptırım gücü zayıf olan şekli konuların en öne çıkartılmasına olanca güçleriyle hizmet ve destek verilmiştir. İslamın 5 şartı, İmanın 6 şartı arasında, 32 farz, 52 farz da da yer almayan türban şimdilerde bütün farzların önüne çıkartılmış ve İslamın birinci şartı bile unutulur olmuş. Ya burada tesettür kıyafeti üreten ve ürettikçe devleşen firmaların ağırlığı var, ya da bir takım tarikatların ağırlığı var ama, nerden bakarsanız bakın, bu anlamsız devinmeler İslama büyük zarar vermektedir. Asıl üzücü yanı da bu sanırım. Yoksa; sizin gibi düşünmeyenlere, isterseniz ağız dolusu küfredin durun. Zaten son yıllarda, ben inançlıyım diyenlere hele bir bakın, küfrü ağızlarına sakız ettiler. En ağır küfürleri onlardan duyar olduk. İslam da küfür günah. Şimdi sanki karşımdalar ve görüyorum onları, 'hadi ordan İslam'ı senden mi öğreneceğiz' dediklerini.... Elbette benden öğrenmeyeceksiniz. Kuran'dan, hadislerden öğreneceksiniz aymazlar. Kuran da mı küfür var, hadislerde mi? Hele bana bir örnek verin ki, Sevgili peygamberimiz s.a.v. e o kadar ağız zulümler edilmiş de, Peygamberimiz s.a.v ' Ana avrat birine küfretmiş mi,? Kimilerine it, kimilerine it leşi, kimilerine bilmem soysuz vs. demiş mi? Dememiş ve demez. O Allah'ın elçisi ve müslümandı çünkü. İslam ahlakı'nın abidesiydi de ondan. Bana kızacağınıza, ondan ders alın biraz.

mükemmel anlatım,,

tebrikler dost,,kutluyorum yüreğinizi,,

katılımcı arkadaşlarada teşekkürler,,

.

Kalemi, kelamı, yüreği kutlarım... Tebrikler nuh bey... Söylenecekleri söylemişsiniz zaten.. Kaleminiz daim olsun....

Nuh Comba’yım haram lokma aşım yok
Üç kıtada at koşturduk eşim yok
Namussuzla zamanım yok işim yok
Kıblesiz mezardan bilirim seni

Ne kadar güzel, özel ve asil. Kutluyorum
kardeşim, kısmet olursa sık-sık misafirin
olurum, dertleşiriz.
Selam ve sevgilerimle.
Hasan KORKUT

Üstat şiirde yüksek tansiyon tur yaparken duygular tam hedeften şaşmıyor.
mısralardaki ustalık kararından ayrılmadan başından sonuna hiç bozmadan devam etmiş ,

aslında insan sinirlendiği vakit saçmalar ve ne dediği belli olmaz ,fakat konuya ve şiirin bütünlüğüne aykırı hiç bir tezat görmedim buda usta bir kalemden ustaca yazılmış hedefini bulmuş güzel bir nazire olmuş.

tam puanım ve antolojimle sayfama alıyorum. saygılar vede hürmetler...katılımcılarada selam ve duam ile hoşçakalın.

Sevgili Kardeşim: Nuh Comba

Kafa tutma ben hedeften vururum
Sözle değil hakikatle görürüm
Beş paralık ciğerini bilirim
Kırsalda ezelden bilirim seni

Kainatın melununu almışsın
Kendin yazmış fütursuzca salmışsın
Şeytanda nedir fazlasını bilmişsin
Papazla pazardan bilirim seni

Kaç seferdir ikrarında durmadın
Günde beş kez alnın secde görmedin
Sus be şaşkın soy sop ata bilmedin
Tarihten bu güne bilirim seni

Kinin riyan alacadır nefesin
Kısılıyor Hak deyince hür sesin
Örtü benim değil bütün herkesin
Edepsiz yazardan bilirim seni

Nuh Comba’yım haram lokma aşım yok
Üç kıtada at koşturduk eşim yok
Namussuzla zamanım yok işim yok
Kıblesiz mezardan bilirim seni

Beğenerek ve saygı duyarak okuduğum bir şiir olmuş. Şiir etkili bir söylem biçimini yakalamış.Bu şiirinize ustalıkla yön verişinizi, duygu ve düşünceyi mısralarınıza kusursuz bir şekilde aktarışınızı tebrik ediyor başarınızın devamını diliyorum.

Yuvanızda huzur ve mutluluk, yüzünüzde sevinç gülüçükleri hiç eksik olmasın. Her şey kardeşimin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olması dileklerimi ve Şiirin hakkı olan: Tam Puanı Tekirdağ'dan sunuyorum. Lütfen kabul buyurunuz.

Sevgi ve saygılarımla.

Aşın ekmeğinin rengi bellidir
Yaşın yirmi,otuz,belki ellidir
Sana göre başkaları delidir
Sahte bakışından bilirim seni.

Selamlar
Mehmet Yaşar GENÇ

harika, yüreğinize sağlık
tebrimle

Namussuzla zamanım yok işim yok
Kıblesiz mezardan bilirim seni

.TEBRİKLERİMLE VE TAM PUANLA DUYARLI YÜREĞİ KUTLUYORUM.SELAM VE DUA İLE.