Ben diken olurdum daha çok
Sen gül koklardın kanayarak bazen
Ellerin nergis kokardı kimse bunu bilmezdi
Sanki her akşamüstü kalbim boyardı gökyüzünü
Sanki her seher vakti nefesin ritim tutardı kuşlara
Yüzündeki kahverengi kusur değildi kimse bunu bilmezdi
Kanatların vardı uçları çıra gibi tutuşmuş
Dokunsam alev alırdım bir de sana yanardım kör kütük
Nar gibi gülümsemen içi dopdoluydu kimse bunu bilmezdi
Ne mavilikler bulurdum yüzünde cennet düşüşü
Ne mekikler dokurdum gözlerin arasında
Saklı bir hazineydi göz bebeğin kimse bunu bilmezdi
Bir de Eylül olurdun o sıcak yaz akşamları
Sarı sarıydı yüzün evet dökülmüş yaprak sarısı
Süslüydün o halinle bile ama kimse bunu bilmezdi
Sonra neden böyle yandı yüreğim
Sonra kim dedi ki kopar gönlümden sırma saçlarını
Kara bulutlar neden ben oluyorum o ben değilim
Gönlüm tahassür kuyusu olurdu sen bunu bilmezdin
Kayıt Tarihi : 21.6.2018 20:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!