Nasıl kıyıp gideriz bilmem öte tarafa
her sevincinde sonunda kış düşüyor
yeşil fistanlı fesleğende süren yaprak
şafakta düşen çiğ tanesi gecesinde pembe düş
şu kiremitleri dağın yamaçlarına yaslanan kulübede
bacasında tüten duman
bahçesinde tel örgü çit
yeşil eteklerine güneş doğmadan önce
çiğ içse kara lahana
meyvesi bitmiş zerdali ağacı
sonbahar sarmış meşe palamutları kavak dalları
duvar dibinde açmaya hazırlanan beyaz kasım patları
bulutları sürüklüyor bak rüzgar
pencereye çarpıyor
zerdali dalının kızıl yaprakları
her yaprak ucunda billür bir tane şafaktan sonra
güneşin ışığında parlayan
duvar dibinde sönmüş akşamdan kalma ocak
içinde kül ucu yanık odun parçası
tulumbanın yalağından su içen köpek
toprağa eşinen tavuklar
ağaçlarda şarkı söyleyen kuşlar
ve dağlar baba gibi kollayıcı
göğün kapısına açılan demir parmaklık
koscaca mavi boşluk gökyüzü
keşke! gönlümüze de kaplasa gökyüzü kadar mavi sevinç
yerle gök kadar büyük olmasa bile
bozuk bağlar bahçeler gibi beynimin içi
ütüsüz gömlek gibi şehir
dağ bayır ova dememişler
dikmişler gökdelenleri
uzansalar tutacak kadar yakın bulutlar
kalabalık içinde yapayalnız
selamsız sabahsız akşam gibi üzgün insanlar
bir + bir yalnızlığında umutlar
ve mutluluklar
bunca insan
neye güler neye ağlar bilinmez...
yedi ekim ikibinonbeş
Nurten Ak AygenKayıt Tarihi : 12.10.2016 23:00:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nurten Ak Aygen](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/10/12/bilinmez-140.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!