O ki bardağa dökülen seraptır
(Bal yoğunluğundadır, sıcaktır, ışıktır)
O ki sabah erken bir bahçedir
(Çayır kokusudur, serinliktir, muttur)
O ki esen yeldir kar erirken
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
O ki bardağa dökülen şaraptır
(Bal yoğunluğundadır, sıcaktır, ışıktır).
O ki sabah erken bir bahçedir
(Çayır kokusudur, serinliktir, muttur).
O ki esen yeldir kar erirken
(Çiğdemdir, ağaç çiçeğidir, okşayıştır).
O ki içilen sudur kana kana
(Özlemdir, doymayıştır, kardeştir).
O ki bir yüce ırmaktır akar
(Ürküntüdür, baş dönmesidir, gidiştir).
O ki maviliği belirsiz denizdir
(Buğulanmadır, düştür, sevmekte ölümdür).
O ki bir ince kızdır ak tenli
(Yaşamdır, umuttur, gözyaşıdır).
Cahit Külebi
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta