Bilesin Şiiri - Kezban Gündüz

Kezban Gündüz
100

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Bilesin

Gece çalardı telefonum ansızın,
Yavrum derdi yorgun nefesin.
Boğazım düğümlenirdi de!
Sen sabahı zor ederdin.
Annen söylerdi uyumadığını,
Ağladığını için için,
Sesin karışırdı geceye,
İçimde çınlardı, canım deyişin.
Bu nasıl bir aşk,
Bu nasıl bir sevgi,
Hiç gitmiyor karşımdan hayalin.
Yoksun artık!
Hiç düşündünmü ansızın giderken?
Ben ne yapar ne ederim.
Ankara soğuk,çok soğuk,
Yangın yeri benim yüreğim.
Kor oldun içimde,
Sönermi? sönmez bilesin.
Ama bu yürek sevginle yaşar,
Durur ayakta dimdik.
Seni daha çok sevebilmek için.
Canım babam!
Başka sebebi yok nefesimin,
Bilesin!

Kezban Gündüz
Kayıt Tarihi : 28.6.2009 03:12:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Hıdır Daştan
    Hıdır Daştan

    şiirinde bir annenin gözleriyle evladına dokunuşunu ve veda edişini gördüm sen bunları değilde kendi pencerenden annene bakışını ifade etsende.
    yüreğine sağlık

    Cevap Yaz
  • Ahmet Canbaba
    Ahmet Canbaba

    sevgili Keziban Gündüz Baban hayattamı bilmiyorum. Tabiki babalar günüde yakın bir zamandı geçti. Baba özlemi çok güzel bir duygu.Bir babanın gidişini ve yüreğinizde bıraktığı o derin izleri çok güzel anlatmışsınız. bende babamı kaybettiğimde yedi yaşında bir çocuktum. Yüreğine sağlık. Tabiki bir baba şiiride yazmadan geçemeyeceğim size Mademki Ankaradasınız. 05052893879 telefonum Sevgilerimi sunuyorum. Canbaba


    BABAM BİR GÖÇMEN İŞÇİ


    Hani bir gün ansızın
    çıkıp gitmiştin ya baba.
    Hani çocuktum ya ben.
    Hani amansız bir kış vardı ya
    Dağların oymaklarında ayaz çatlardı
    sanki bir fısıltıya yıldırım çakar gibi.
    Sanki bir çığ düşer gibi gözyaşına
    göz kapakların hapsederdi düşecek damlaları.

    Düşüncelerin sultada
    tetikte bekliyordu
    sessiz baba.
    Dam evlerde mertekler
    kerpiç duvarlar üstüne oturmuş uçları.
    Buz sarkıtları bir kılıç gibi.
    Beyaz karlarla örtülü dağların kıvrımından
    bir oymağı geçince ilk yaz dilleniyordu.
    O ilk yazda çiçek açtı yeni diktiğin fide.
    Issızlıklar gömülmüştü vadiye
    biz hala seni bekliyoruz baba.

    Emeğini yüreğine yüklemiş babam !..
    Koskoca şehirde yalnızdı çaresizdi.
    Çocuklarının düşü uyandırırdı
    çalar saatten önce işe.
    Sabah sessiz ve soğuk kaldırımlara düşerdi
    uykusuz gecelerinin mahmurluğu.
    Ve buz keserdi parmak uçları
    su alan ayakkabıları içinde.
    Ya plastik eldiven içindeki
    sızlayan elleri
    nefesine tutardın ısınsın diye.
    Sonra kaldırımlarda ateş yakardınız değil mi baba.
    Dudaklarınız titrerdi çaresiz kelimelere.
    “Şimdi bir çay olsa
    içilir” derdiniz demli.

    Bir göçmen işçiydin bu koskoca şehirde
    Bir göçmen işçiyi aydınlatırdı
    Gecenin odalara sinen karanlığını kovarken
    yaktığın lamba.
    Uyanır mıydın şimdi bir tatlı nefese
    Unuttum diyordun kadınımın yüzünü
    unuttum çocuklarımın gülüşünü.
    ve çomarın havlamasını olur olmaz sese

    Bu koskoca şehrin sokaktan damarları
    Dolup dolup boşalıyordu insanlarla ve dertle
    Asfalta siy diren delik su borusunun
    tamiratı için ordaydılar
    Sen hıncını kazdığın toprakta
    sabah ayazını içiyordun mutluluğu için çocuklarının
    Kiminin içine yel girmiş gibi
    gurbet çeken sevişmenin düşünde
    sarı saman tınazında mevsimin
    aşklarını düşündün çocukluğunun.
    “Aşkımız kuşluk vaktinde güzeldir” dedin.
    Ya mahmur dudaklarda öpüşmenin tadı
    bir hayal görür gibi.
    kaldırıldığın hasta hanenin yatağında
    başın dönüyordu hala
    düşüp bayılışından bu yana.

    Bir gelini bezer gibi papatya.
    Güneşe selam durur gibi ay çiçekleri
    gerdan kırarlar boyunlarını büküp.
    Çiğ taneleri yaprak uçlarında
    damlalarını döküp
    birazdan buhar olacaklar
    yazdan kalma güneşin tortusundan.
    Ve sonra üşüyecek sıcaklar içinde
    bir zemheri ayazında.
    Dokunacak doğanın elleri gizli
    belki de bir pastırma yazında.
    Kendine geleceksin babam.
    Yalnızca hasret nöbet tutacak
    yanı başında.


    Ahmet Canbaba

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Kezban Gündüz