Ne tuhaf. Hani nefes alamıyormuşsun gibi oluyor ya böyle. Herkese oluyor mu bilmem ama bana oluyor işte. Acı ne soğuk! Ve acı ne çabuk. Hemencik işliyor içime. İçim acıyor. Kaburgalarım, omur iliğim ve kuyruk sokumum. Damarlarım acıyor en çokta bileklerim acıyor. Ben ağlayamam pek, şarkı da söylemem, bağıramam. Bayılacak gibi olurum bazen, kırarcasına sıkılır dişlerim üstelik ben diri diri yakılsada "gitme" diyemem kimseye, az önce öğrendim. Az önce inanılmaz büyüklükte bir bıcak darbesi aldım sırtımın en pürüzsüz yerinden, en sevilenin ellerinden. Az önce yüzüme kapandı bir kapı çat diye, hızlı. Canım acıdı. Göğüs kafesim acıdı. Düşündüklerim acı. Nefesim acıdı. En çok da bileklerim! Bileklerim acıdı.
Kaf önce hafif hafif düşüyorsun sonra
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda
Devamını Oku
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda