Geldim ki nisanı burgaçlayan ellerin
Vakitsizliğe dolalı öylece duruyordu
Göğsüne bastırılmış yollardı ıssızlığı soluyan
,
Su üstünde salınımsızdık
İki küflü yaprakla örtülmüştü umutlar
Kaç dönence vardı ki bedduasız
Yoktur gayrı diyordun bana
.
Beş yerimden bıçaklandığım körfez uykularında
Hadi şimdi biraz daha çekiştir beni
Karanlığın molaladığı göğsümde
Susuyorsun değil mi
Sus parmağınla seni çalıyorum meltemlerden
Aşk döküyorum yasaklara karşın yüreğine durmadan
Şaşırma korkma utanma
Adım(larım)ın iki büyülü çöle dönen
Gözlerine akmasına
Bir sakıncasız serap bu
Kıyısına kenarına değiyor yüzün
Vuruluyorum ellerinin tam orta yerinde
.
Yüreğine sokulmaya duran kimin sabrıyım bilebilsem
Say ki kendimi burgaçlıyor diz(e)lerim
Maya tutuyor dilimde her sözüm
Kokundan anlarım kıyısından kenarından geçsen bu taraftan
Bal gibi biliyorsun işte ,neden çıkamadığımı bu araftan
URLA
yirmibeşnisanikibinonyedi
Necdet Arslan
Kayıt Tarihi : 25.4.2017 13:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Necdet Arslan](https://www.antoloji.com/i/siir/2017/04/25/bildiri-17.jpg)
Geldim ki nisanı burgaçlayan ellerin
Vakitsizliğe dolalı öylece duruyordu
Şaşırma korkma utanma
Adım(larım)ın iki büyülü çöle dönen
Gözlerine akmasına
Beş yerimden bıçaklandığım körfez uykularında
Ve diğerleri. Ne kadar özgün imgeler.Dizelerin kendini burgaçlaması. Çok ilginç. Arafta kalmaların şiiri gerçekten. Zor olmalı arafta kalmalar.
Bu ağır gündemden uzaklaştıran sıcacık, sevda dolu bir şiir. İyi geldi günüme. Kutluyorum yürekten öğretmenim. Nicelerine. Saygımla...
Tekrar tekrar okudum şiiri, her okuyuşta farklı bir lezzet alarak. Usta kalemi yürekten kutluyorum. Selam ve saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (3)