Ektiğin çiçekler kupkuru çöp.
Yağmur; sende mi terk ettin sevdiğini.
Kış mı geldi esiyor hırçın rüzgâr.
Kavuruyor içimi.
Yanmaktayım.
Farkındamıyız, hergün biraz öldüğümüzün.
Kocaman mavi göller, ince uzun kıvrılan ırmaklar.
Ve insanlar.
Bahar tazeliğinde, yanıbaşımızda.
Sessiz.
Hepsi birbirinden güzel.
Beyaz saçlı, karakaşlı.
Göğ gözlü, çil yüzlü.
Buğday benizli, esmer
Resimler.
( Fareler ve İnsanlar, Cennetin Kıyısında ve Gazap Üzümleri )
Zerresine kadar kirlenmiş bir dünya da iyiliğin ardından gidenler.
Ve para ile uğraşmayacak birini bulma hayali ile.
Ayrıca her şeyi bilen babalarını, anneleri nedeni ile sevmeyen kızlar.
Gene depreşti anılar.
Kıpır kıpır kalbim.
İçimde deli rüzgâr.
Neden uyandım ben şimdi.
İşe acelem mi var.
Gençtim, toydum.
Haberim yoktu sevda bilgisinden.
Sev ’den türeyen kelimeleri bilmezdim.
Ama seni çok sevdim.
Kadim mezarlıkta.
Benim işim şimdi zor.
Güzelim.
Hiç olmadığı kadar ağlak, sulu göz,
Fışkıran pınarlar gibiyim.
Akmadan edemiyorum.
Coşkun akan pınar gibi.
Namazda niyazdaydın.
Rabbim iyisin bilir, temizledin kiri pası.
Umut ederim şimdi köşklerdesin.
Sular bulanır, gider durulur denizde.
Ağladım gene Kırşehir hastanesinde.
Kendi güzel gönlü güzel o doktor şimdi bana baktı.
Allah yolunu açık etsin.
Gözünde yaşlar vardı.
Belki de yanlış gördüm.
Parkta öylece oturuyorum.
Okudum şiirimi rastgele birine.
Güzelmiş dedi.
Güzelmiş.
Zaten kendisi de güzeldi.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!