Labirentin içinde dolaşmayı hayat mı sandın?
İsteklerine köle olmayı özgürlük mü saydın?
Bir zamanlar yoktun yine yok olacaksın,
Var oluşun varlığına niye inanmayacaksın?
Yüzlerce rahmeti yüzülmüş yüzler,
Yüzer günahta yüzsüzce gözler,
Karanlıkta iğne arayan gündüzler.
Bu gözler cehennem yolunu gözler
Saf yürekler sadece Allah'ı özler,
Boşlukta kaybolan hoşluk
Aklımı alan sarhoşluk
Beni bana verde sen
Başkalarında işle desen
Ben hep sendeyim desen
Kalsan bile sade sen
istemiyorum romantik olmak
Sadece gözlerime bak
Hiçbirşey düşünme
Yüreğindeki ateşi yak
Hiçbirşey söyleme
Gözlerimiz söylesin şarkılar
Sensiz rengi solar çiçeklerin
Silinir ufkun umut dolu çizgisi
Huzurla kapanmaz gözler geceye
Kavrayamaz hiçbir akıl
Hayatın sırlarını
Ölmeden önce öl
Ve vakitsiz ölme hiç
Saniyeyi sonsuza böl
Bir vakit abı hayatı iç
Diktim ateşi kanlıklarda
Çözdüm dumanı ilmek ilmek
İçimde yok olan yokluğu bilmek
Ne imiş öğrendim dipsiz karanlıklarda
Sonu olmayan bir sona gitmek
Elimden akan bir yokluk gibi
Yüreğimden kopan duygu selleri
Düşen kum taneleri avuçlarımdan
Akar hayatım şelale gibi
Düşen damlalar her ne yerden düşerse
Salladı rüzgar beni
Şimşeklerle yıkandım
En derin acıların
Hissettim lezzetini
Vuruldum bir dikene
Nokta cümlenin başına konuldu
Tersine çevirdiler virgülleri
Soru işareti sorguya çekildi
Ünlemle anıldı en sakin kelimeler
İki noktanın da dili tutuldu
Tırnak içindeki özel şeyler yok oldu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!