Mühim değil, burada olmaman; zira zaten yanımda -yanıbaşındasın hayallerimin… Kimi gülen kimi ağlayan, kimi susan kimi konuşan onlarca, yüzlerce, bin hatta yüzbinlerce sen ile bir başıma bazen gülüp ağlıyor, bazen konuşup bazen susuyorum. Mühim değil burada olmaman, zira buradasın!
Seni görebilme ihtimalnin bütün olasılıklarına umut bağlayıp geldim. Sana değil umudum, seni görebilmeye değil! Maksadı seni görebilmek değil umudumun, seni görebilme ihtimaline umut bağlayıp gelip burada, böylece, seni… Beklemek!
Maksadım seni bir ömür, gelip burada-şurada-orada-her yerde… Öylece, seni beklediğimi bilmen… Umut bu, olur y düşerim aklına “ulan acaba nerede, nasıl acaba” diye. Bil yeter. Yeter ki düşeyim aklına bir an da varsın göremeyeyim o Cennet gözlerini! Maksadı hasıl olmasını umudumun sana ihtiyacı yok! Görmeyeyim varsın lanet olsun, kahretsin göremeyeyim de aklına düşsün aklımdan hiç çıkmadığın; yeter! Şeytan görsün yüzünü, bana ne; yüzünü görebilmek, o Cennet gözlerine bakabilmenin umuduyla bu kahrolası, canı çıkası, körolup yerin dibine batası cehennem alevinde cayır cayır yandığım, aklına düşsün yeter…
Yeter yeter yeteeeeeeer yeter bu hasrete, düşsün yakamdan diyerek feveran ettiğimi duymasan n’olur; bilsen yeter…
Ben burada böylece…
Seni.
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta