Adnan Bey: Varlıklı, 50li yaşlarında bir İstanbul beyefendisi.
Bihter: Yirmi iki yaşındayken Adnan Beyle evlenir. Ama Behlüle aşık olur.
Behlül: Adnan Beyin yeğeni
Nihal: Adnan Beyin kızı. Behlüle aşıktır
Bülent: Adnan Beyin oğlu
Beşir: Adnan Bey yalısında Habeş asıllı hadım hizmetli, arabacı.
İstanbulun sayılı zenginlerinden biri olan Adnan Beyin, çok sevdiği karısı öldükten sonra Nihal ve Bülent adlı iki çocuğuyla kalmasından sonra, ikinci bir evlilik yaparak kendisinden çok genç bir kız olan Bihter ile evlenmesi ve Bihterin kendisini manevi yeğeni Behlülle aldatmasını konu eder.
Bihter ile Behlül arasında geçenleri bilen evin hizmetkârlarından Beşir, gördüklerini Adnana anlatmıştır. Beşirin anlatması ile aldatıldığını öğrenen Adnanın öfkeli hali ile Bihtere koşar.....
Bu arada Bihter Behlül ile son kez olarak odada görüşmekte zaten Behlül Nihal ile evlenecekler bu gece.
Bihter: Nihali terk etmek istemediğin için beni terk ediyorsun..
Bihter: o ölmesin diye beni öldürüyorsun.
Bihter: niye ben?
Behlül: bihter bırak o silahı.
Bihter: Nihal, bir nefeste sönüverecek bir çiçek, peki ya Bihter?
Behlül: yalvarırım bırak o silahı.
Adnan: aç kapıyı ”
Bihter: bu kapı açılınca senin için de bitmeyecek mi her şey.. ben o kapı açıldığında da öleceğim Behlül
Bihter: benim ölmemi istiyor musun beni kaybetmeyi göze alabiliyor musun..
Behlül: bihteeer..
Bihter: beni kaybetmeyi beni beni beni beni.. bihterini
Kurşun çığıyla kanlı bir şekilde yere düşer Bihter...
Birkaç gün geçmiş..
Mezarın üzerindeki çelenkleri
Yolmuşlar.. Üzerinde çiçek kalmamış..
Melih Yöreoğlunun mezar taşının
Yanında Bihter Yöreoğlunun mezar taşı
Var.. (Ziyagil soyadı bile bu taşa tabi ki layık Görülmemiş)
Akşamüzeri güneş batmak üzere
Müthiş bir manzara var..
Mezara doğru ürkek ilerleyen
Ayakları görürüz..
Behlülü görürüz.. Pejmurde
Bir halde.. Daha önce gördüğümüz
Behlülle ilgisi yok.. Kendini
Bırakmış.. Günlerdir ağlamaktan
Gözlerinin altı morarmış..
Bihterin mezar taşının
Karşısına geçer..
Bakar ağlıyor.. Elinde
Gül var.. (Nihale aldıkları Gibi uzun bakara tek bir gül)
Ağlıyor.. Bakıyor.. Mezar taşını
Okşuyor.. oturur taşın yanına..
Diğer tarafa bakar..
Adnanın karısının olduğu
Tarafa.. Ziyagil kabristanına.
Sonra Flashbackte durdukları
Yere.. Gül hala elinde
BEHLÜL: Keşke benimle konuşsan..
BEHLÜL: Yanındayım..
BEHLÜL: İstediğin kadar dinlerim seni..
BİHTER: Bugün ilk kez Adnanı kaybedeceğimi düşündüm..
BİHTER: Onu seviyorum Behlül..
BİHTER: Kaybetmek istemiyorum..
BEHLÜL: Amcam da seni çok seviyor..
BEHLÜL: Onu kaybetmeyeceksin boşuna endişeleniyorsun..
Behlül elinde gülle duruyor.
Bihterin mezarına bile bakamıyor
BEHLÜL: Ben hep..
Susar sesindeki ağlama tonunu
Temizler..
BEHLÜL: Ben..
BEHLÜL: Hep..
Saniyeler geçer söyleyeceğinden. Vazgeçer.. Bunun riyakarlık olacağını. Düşünüyor.. ağlamamaya çalışıyor ama. Sesi çatallı yeni bir cümle kurar.. BEHLÜL: Gidecek bir yer vardı.. Eğer ben böyle bir adam olmasaydım.. Böyle şerefsiz.. Herkesin gidecek başka bir yolu vardı..
Behlül ağılıyor artık..
BEHLÜL: Ben korkağın tekiyim.. beceremedim.. Ben
Güçlükle ağlayarak konuşuyor alçağın tekiyim..
Hiçim ben..
BEHLÜL: Senin elini tutmayı beceremedim..
BEHLÜL: Oğlum diyen bir adamı sırtından bıçakladım.
Acı çeker gibi
BEHLÜL: Nihal.. ah.. Nihal.
Nihali düşündükçe daha da. Üzülüyor
BEHLÜL: Katilim ben.. Kendim dahil herkesin katiliyim.. Hayatım boyunca bu utanca mahkum oldum ben..
Susar bakar mezar taşına. Elinde hala gül duruyor. Güle bakar.. sessiz söyleyeceklerinden
Utanıyor.. birkaç saniye sessizlik
BEHLÜL: Bunu söylemeye utanıyorum ama..
BEHLÜL: Ben seni çok..
Devamını getiremez.. Bunu söylemeye cesareti yok.. Şimdi söylemenin bir anlamı. Yok.. Başını hayır anlamında sallar
Bakar gülümser elindeki gülü. Bırakmak üzere derin nefes. Alır.. Gülümsemeye çalışır
Alaycı Behlül gülüşünü takınır. Gözleri yaşlı..
BEHLÜL: Şimdi bana en çok yakışan şeyi yapacağım.. Başka türlüsünü yapmak elimden gelmiyor çünkü sen de gördün..
Her zaman her sıkıştığımda yaptığım gibi.. Cesaretle sahiplenemediğim her şeyi bırakıp gittiğim gibi gideceğim.. Hadi aşkım..
Gülü mezara bırakır.. Mezar taşını öper gözlerindeki. Yaşlar mezarın toprağına düşer
BEHLÜL: Behlül kaçar..
Behlül göz yaşını silerek
Mezardan uzaklaşıyor.....
Kayıt Tarihi : 4.11.2011 23:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!