Bigadiç'in Dört Eylül'ü Şiiri - Durmuş Kaya

Simav çayı yeşil dağlar ardından
Gürül gürül süzülüp gelirken
Yeşilırmak gibi, Kızılırmak gibi, Dicle Fırat gibi
Duman sardı yeşil dağları, birden..
Duman!

Bir elim bir elime zor bakar oldu
Simav çayı da Fırat da Dicle de Vey gibi
Kan akar oldu!
Kan!

Ve yeşil dağlardaki duman
İçime, gönlüme
Yüreğime indi!

Cümle gökler düşman bayrağı takar oldu!
Gün günden sakar oldu!

....
Kuzular meleşip anasını arayanda
Cücelerle cenk mi olur
Düşman bize denk mi olur / der gibi
Mustafa Kemal Samsun’a çıktı!
Bakışları mavzer olup farıyanda
Simav suyu üstüne
Fırat’a Dicle’ye Sakarya’ya
Ve Anadolu’ya
Güneş olup yürüyende! ...
....
Dağ başını duman aldıysa alsın
İçinin göklerine sığar mı Mümtaz bey
Saatçi Tevfik hoca
Oğuz gönül Türkmen gönül
Efe gönül
Uçar burçtan burca!

Gürlemesi top gibi
Bir İbrahim Ethem Akıncı ki
Aşar gelir
Taşar gelir yaylalardan
Altaylardan
Tuna’lardan geçer gibi!

Gün dört eylüle sarılmıştır
Yürekler gümbür gümbür

Dört eylül sabahında
Simav çayının sularından içer hürriyeti
Servi boylu sağdıcım,
Ak saçlı ninem
Sarı pürçekli bacım!

Dört eylül bir güldür
Bigadiç’in şafağına döşenen!
Artık ne garipliktir üstündeki
Ne göğsündeki yorgun bir gönüldür!
Açılır serpilir
Serpilir büyür!
.....
Artık Kargın dağlarında
Mavzer yağlamıyorum
Kapanıp yüzüm üstüne
Ağlamıyorum!

Ne pencereler yaslı
Ne bacalar tedirgin
Dağların altından bir bengisu gibi
Çıkarıverir boraksı
Çamköylü İbram’la
Muharrem Girgin!

O isimsiz kahramanlar
Çağın en zorlu savaşına adanır!
Artık güneş Bigadiç’e
Daha genç
Daha dinç doğar!

Zaman en cömert kucağını
Bigadiç’e açar!

Dört eylül bir destandır şimdi
Tarihin altın sayfalarında
Candır şimdi!

Ay yıldız çekilmiş göklerinden
Tütün tarlalarına huzmelenir gözleri
İbrahim Ethem akıncıların
Tevfik hocaların…
Topraktan yeşil yeşil canlanır

Kuruyan kavrulan savrulan topraktan
Kızıl güller fışkırır.

Dört eylül
Alın allandığı
Atların ay’a
Sulanmaya yollandığı gündür!

Zalimle eş olanların
Neron`la kardeş olanların
Yaktığı ateşlere
Yollandığı gündür!

Bugün dört eylüldür
Yürekler gümbür gümbür
Bigadiç bir gonca güldür
Açılır serpilir
Serpilir büyür
Kuğular kadar nazlı
Kartallar kadar hür!

yitikozan/Durmuş Kaya
Bigadiç 1998