İstanbul Postasının gelmesi her gün büyük bir şenlik olurdu gezgin gazete satıcısı çocuklar için. Benim için de elbette...
Gazete paketleri gezin satıcı çocuklarca kucaklanıp babamın, Nakıp Ali'nin Asri Sineması bitişiğindeki 'Gazeteler Umum Bayii' dükkânına taşınırdı.
PTT’den elli metre kadar uzaktaydı dükkanımız. Kaldırımlara sığmazdı paketler. O yüzden dağıtım işini bitişiğimizdeki Sinemanın o yıllarda kullanılmayan boş salonunda yapardık.
Her gezgin satıcı bir paketi açar, her biri satacağı sayıda gazeteyi sayıp alırdı.
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Can feryad eder
Taşa söylesem aşkı,taş feryad eder,
Göze neylesem nakşı,göz seylab eder,
Bi vefa olma bu aşka,devrana gel güzel,
Başa söylesem bu aşkı can feryad eder,
Insanlik
insanlik yakiliyor...!
insanlik
bugun 2 temmuz
madimakta yakiliyor
alevler içinde yaniyor
insanlik
Dersim,çorum,sivas
Mara$'tir yaniyor,
bugun 24 aralik.
az degil malatya'da yapilan hayvanlik
yeter... yeter... yeter artik
biraksinlar yaptiklarini beyhudeler
yaptiklari'dir...
ihanet,inkàr,salak
lik
aci,
zulum,
izdirap çekmek için mi yaratildi..
insanlik.?
.
.
.
*
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta