Sabri ve Zeynel Dinler Amcaları tanıdığımda kaç yaşındaydım? On iki yaşından küçük değildim sanırım. Çocuktum ebette. Ama çocuk kalbim, daha o zamandan sezinleyebiliyordu onların ne kadar iyiliksever, ne kadar önemli insanlar olduklarını..
Nasıl da uyumlu çalışırdı iki kardeş. Sanki ağabey Zeynel Dinler, müessesenin Cumhurbaşkanıydı. Sabri Dinler ise Başbakanı…
Başbakan, yasaları hazırlar, uygulama için cumhurbaşkanı ağabeyden onay isterdi. O da hiçbir istemi geri çevirmez, onaylardı. Çünkü Sabri Dinler’in hiç bir önerisi onaylanmayacak gibi bir şey olmazdı.
Uzun yıllar süren aile ve iş ortaklıkları boyunca ikisinin de bir diğerinin kalbini kırmış olduğuna asla ihtimal vermiyorum. Büyüktür, küçüktür demeksizin, birbirlerine karşı son derece saygılıydılar...
Terzilik yaparlarmış ilk yıllarda. Sonraları işi geliştirip Tüccar terziliğe başlamışlar. Tüccar terzilik, dikilecek elbiselerin kumaşını da satan yer oluyor. Hem mağaza hem dikimevi…
Aile dostuyduk onlarla. Zaman zaman bizi evlerine yemeğe alırlardı. Gaziler Caddesinde, Avrat Pazarına açılan ara sokakta bir yerdeydi evleri. Dükkânlarına çok yakındı.
Dinlerler’e yemeğe çağrılı olduğumuz bir gündü. Sofra kurulmuş, herkes Sabri amcanın gelmesini bekliyordu.
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta