Beyoba Köyünden çıktım yukarı,
İlerde birazcık Bey’in Konağı,
Eğledim usulca çektim kontağı,
Yukardan bakar Beyin gözleri.
Çıktım merdivenden sermiş minderi,
Pişmiş semaverde çayın güzeli,
Dostuydu Babamın Beylerin Bey’i,
Okşadı saçımı güldü sözleri.
Aslanım Yiğidim bu yaşta olmaz,
Geçti bak yaşların gençliğin kalmaz,
Koçyiğit bu civarda kız mı bulunmaz,
Dedi:-Evereyim tuttu elimi.
Kimi istiyorsan alayım sana,
Düğünün yapayım güz sonbaharda,
Takı yorgan çeyiz kurayım sofra,
Torun da isterim ver adım dedi.
Bey’imin Kahyası düştü önüme,
Dolaştık köyleri Süslü Yengemle,
Olur olmaz dedi vardık birine,
Dedi:-Güzel tamam öksüz geline.
Köyünde fukara güneş görmemiş,
Hocada bir güzel Kur’an bellemiş,
Amcasın evinde buluğa ermiş,
Ahu ceylan sanki gizli hazine.
Dedim:-Yengem tamam sevdim ben bunu,
Hem güzel hem dindar Rabbimin Kulu,
Vereceğim Bey’e nurlu torunu,
Şerbetler içerek taktık altunu.
Düğün Dernek Halay girdik gerdeğe,
Geçti mes’ut yıllar erdik ni’mete,
Bey’e evlat olduk ev verdi bize,
Murada ermiştik hamd ettik Rabbe.
18.02.2021//KIRIKKALE
Kayıt Tarihi : 19.2.2021 09:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!