Üstümüze inerken acılar perde perde
İsyan etmemek mümkün mü kokuşmuş bu âlemde
Zaman öyle bir zaman ki kendi öz ruhunu yitirmiş
En güzel türküleri bir hoyrat sürükleyip götürmüş
Hep böyle hüzün mü mutluluğun öteki yüzü
Bir sevda uğruna harcadık şu giden ömrümüzü
Kimi dağ başında bir çalı belki, belki bir diken
Kimi saraya sultan olur durup dururken
Ne zaman çatlasa gök sarsılsa yer kudursa deniz
Hep yanlış kıyılara savrulur yelkenlerimiz
Yitirmiş mihrabını celladına tapan cehalet
Sen ister söyle ister anlat ister kelam et
Musallat oldu ömrümüze engerekler çıyanlar
Kanlı zalim çıktı kendini evliya zanneden piyonlar
277
Ne bekledik bu hayattan neler umduk ne bulduk
Haremiler elinde ziyan olduk perişan olduk yorulduk
Bir yanımız zifiri-zindan bizim bir yanımız yasak
Ağaran şafak ne yapsın, biz hâlâ uyanmıyorsak
Ne günahlar işledik ki böyle hüsrana düştük
Biz ki; kahpe tuzaklar ardında zindana düştük
Acımaz kesilen parmak asla eğer adalet olursa
Tavafa durur gökte melekler hak yerini bulursa
Doğruya doğru derken eğriye çıksa da adımız
Ne zorbaya boyun eğer, ne değişir fikri-yadımız
Kim öldürdü o nazlı didarı göz göre göre
Kim çekti idam ipini, hangi gafil hangi hergele
Eğer zulmü görmüyorsam ben yüreksizim ben körüm
Yazsam zindana atarlar beni, yazmasam ben ölürüm
Kazım Üçok
Kayıt Tarihi : 6.12.2021 16:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!