BEYAZ ŞİİRLERİ

BEYAZ ŞİİRLERİ

Fatma Hilal Kavak

Bir Beyaz düşlüyorum.Akça,pakça,tertemiz.
Bir Beyaz düşlüyorum.Uçsuz,bucaksız,derya,deniz.
Bir Beyaz düşlüyorum.İçinde sonsuz mavilikler saklı.
Bir Beyaz düşlüyorum.Beyaz güvercinler gibi kanatlı.
Bir Beyaz düşlüyorum.Bütün renkleri içine alan.
Bir Beyaz düşlüyorum.Yaşansada geriye beyaz kalan.
Bir Beyaz düşlüyorum.Bütün anılarımı sarıp sarmalayan.
..

Devamını Oku
Leyla Gül Varoglu

Hayalin dolaşır sessiz odamda
Neredesin sevdâm gel beyaz beyaz
Beklerim yolunu yüreğim gamda
Gönlümden gönlüne yol beyaz beyaz

Hıçkırıklar sessiz çığlık boğazda
Öksüz kalmış yürek üşür ayazda
..

Devamını Oku
Urungu Şad

Bir titreme sardı bedenimi ve ansızın uyandım. Saate bakıyorum, SİYAHI BEYAZ geçiyor. Üzerimde hem buluşmanın yaklaşmasının verdiği heyecan hem de SİYAH bir yelkenli ile BEYAZ umutlara yelken açtığım rüyamın uyanmamla birlikte son bulmasının mutlu hüznü var. Doğrulup camdan dışarısını izlemeye koyuluyorum, hava bugün SİYAH BEYAZ…
Banyoya yöneliyorum, SİYAH diş fırçama ve BEYAZ diş macunuma uzatıyorum ellerimi her zaman ki gibi…
SİMSİYAH diş fırçamın BEMBEYAZ dişlerimi aydınlatması bana SİYAH BEYAZ bir tiyatroda oynanan oyundaki SİYAH ateşin BEYAZ muma renk vermesini anımsatıyor nedensizce, gülüyorum ve “Kahretsin, çok SİYAH BEYAZIM” diye böbürleniyorum kendi kendime…
Tekrar gülüyorum ve bu gülücüklerin sebebinin SİYAH BEYAZ geçecek bir gün olduğunu hissediyorum. Ettiğim SİYAH BEYAZ dualar kabul olmaya başlıyor; teşekkürler SİYAH Tanrı’m, teşekkürler BEYAZ Tanrı’m, teşekkürler Yüce Tanrı’m!
Kahvaltı derdimin olmamasına bir kez daha seviniyorum; bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar SİYAH zeytin, birazcık da BEYAZ peynir ve bir bardak, SİYAH bir bardağın içinde BEYAZ gibi su…
Masayı toparladım. Bekarlık zor! Ama her gün bu SİYAH BEYAZ örtüyü mutlu bir şekilde sermesini bilmeyenler için!
Her açışımda SİYAH dolabımı, yerinden çıkmaya çalışan bu BEYAZ vidaları sıkacağım diyorum kendi kendime; ama her seferinde aynı his karşıma çıkıyor:
..

Devamını Oku
Muhittin Alaca

Etraftan silinir, kaybolur renkler,
Uçuşur kadifeden kelebekler;
Sükût sükût iner, kar beyaz beyaz
Her tanede görevlidir melekler,
Kaybolur lekeler, kir beyaz beyaz.

Sadakatle eğilir yere dallar,
..

Devamını Oku
Kerem Yüce

Her dem hüzün çiçekleri açar senden kalan bahçede ve bir kelebek gelir konar,kanadından belli yeni yetme; alır taşır tüylerinde kokunu ayrılıkların uğramadığı,gam tutmamış pencere önlerine.Renkler sığınır zamanla çaresizliğin siyah beyazlığına ve boyanır şehir...Siyah bulutların harmanından damlar beyaz yağmurlar,bir tabut kalkar beyaz gelinliği üstünde,siyahlara bürünmüş kalabalığın ellerinden ve bana o köpeğin siyah-beyaz gözlerinden bakmak kalır dünyaya...Beyaz bir kağıdın üstüne siyah kalemle,sonu elvedayla biten kısa mektuplarla o kadar çok istedim ki gelmeyi yanına.Gözümü her kapattığımda siyah bir melek beni kucaklamaya,bense seni bir kez de olsa görmeye geliyordum; gözümü her açtığımdaysa beyaz önlüklü bir doktor dikiliyordu başucumda.Bilirim burda gece olunca gökyüzünde olmaz karanlıklar,yıldızlar yakar lambalarını,ay ışıtır o beyaz ışığıyla bulunduğun yeri,banaysa kalır beyaza küsen siyahlar...Siyah piyanonun beyaz tuşlarından çıkıyordu ezginin kırık dökük bestesi ve kulaklarımdaydı hala gittiğin günün senfonisi...
Ne çok korkardın yalnızlıktan,etrafındaki tanımadığın insan kalabalığından; suluyordum gözyaşlarımla toprağında açan hüzün çiçeklerini,korkma bak geldim yine,bir tanıdığın var tanımadığın insan kalabalığının içinde seni yalnız bırakmayan,beyaz mermerden üzerine siyah rakamlar konmuş mezar taşına sarılan.Kimse göremezken seni ben görüyordum; ,her dem etrafında yeni yetme bir kelebek dolaşırken mezar taşında yoktu adın...
..

Devamını Oku
Abdullah Atay

açtım gözümü;
kundağım beyaz.
anamın göğsü
sütü beyaz.
defter,tebeşir
yakam beyaz.
oyunlar beyaz...
..

Devamını Oku
İshak Özlü

Ben beyazı severim.
Sevdigimin beyaz giymesinden.
Ben beyazı severim.
Anamın ak sütü olmasından.

Dudagın hapsinde dişler beyaz.
Yanmış yürege,ayran beyaz.
..

Devamını Oku
Ercan Kurban

(08.02.2008)
İnsana doğduğu gün beyaz bir elbise giydirirler.
Tebessüm dolu bir bakışla merhaba derler.
İlk gıdası annesinin ak sütüdür.
Elbisesiyse beyazdan bir örtüdür.
İçer ana sütünü kana kana,
Bu ilahi bir lütuftur ona.
..

Devamını Oku
Hamdi Oruç

Beyaz kelebeklerim şiirlerim

Beyaz kelebeklerim şiirlerim
Gece uykusuz kalarak yazdım onları ben
İster sevin ister sevmeyin

Beyaz sayfalarda o beyaz kelebeklerim
..

Devamını Oku
Akın Akça

PAPATYANIN SIRRI
Ormanın kıyısında, küçük bir evde Ayşe isminde bir kız annesiyle birlikte yaşarmış. Ayşe hem çok güzel, hem de sevecen bir kızmış. İnsanları, hayvanları, doğayı çok severmiş. Küçük Ayşe'nin dünyada tek bir üzüntüsü varmış. Annesi para kazanabilmek için çok çalışıyormuş. Günler geceler boyunca ördüğü çorapları, kazakları pazarda satarak eve yiyecek getiriyormuş. Ayşe de annesine yardım etmek için ineklere ve tavuklara bakıyormuş. İneklerin sütünü sağıyor, tavuklara yem verip kümesteki yumurtaları topluyormuş.

Bir sabah annesi ördüğü kazakları çorapları satmak için pazara gitmiş. Ayşe de kümese girip tavukların yumurtalarını toplamış. Tam eve girmek üzereyken kapının önünde siyah bir kedinin durduğunu görmüş. Hemen yumurta sepetini yere bırakıp kediyi okşamış. Kedicik titreyerek Ayşe'ye bakıyormuş. Ayşe ona çok acımış. 'Zavallı kedicik. Çok aç olmalısın' demiş.

Kediyi kucağına alıp eve götürmüş. Ona yiyecek vermiş. Kedi karnını doyurduktan sonra ateşin önüne uzanıp mışıl mışıl uyumaya başlamış.

..

Devamını Oku
Prenses Yağmur

alnıma yazılan kara yazıyla kırılan şansımın kırık dalıyla yorgun bedenimin soluk teniyle beyaz gelinliği giydim annem maziye gömdüğüm sevdamla yarım kalan muradımla ulaşamadığım arzularla beyaz gelinliği giydim annem şimdi ağlasın eller bana gidiyorum dönüşü olmayan yola soran olursa beni sana beyaz gelinliği giydi de annem annem giydim beyaz gelinliği gidiyorum ödenmez hakkını helal et istiyorum birdaha sizleri görürmüyüm bilmiyorum göremezsem beyaz gelinliği yakın annem
..

Devamını Oku
Salih Özalaşan

Seninle aşkımız kar tanesi kadar beyaz
Su damlası kadar berraktı
Şimdi geceler ayaz üşüyorum yokluğunda
İki sevdalı kalp yapa yalnız şimdi
Seven yürekleri ile baş başa
Çaresiz beyaz aşk içinde
Hep beyaz kalacaktı sevdaları
..

Devamını Oku
İlhan Parçalı

Beyaz kelebekler var köyümde,
beyaz dallara konmuşlar,
beyaz karlar ile donanmış
beyaz düşler içinde.
Beyaz düşler görmek istiyorum kuzum,
beyaz ülkeler olmalı bu düşlerde,
beyaz beyaz bulutlar,
..

Devamını Oku
Mahmut Tekin

Hemen yanımda duruyor
Babadağı elimi uzatınca
Yakalayacakmışım gibi,
Üzeri bembeyaz bambaşka
Görünüyor bu mevsimde
Yollar karlıdır sislidir
Geçit vermez zirvesi...
..

Devamını Oku
Mehmet Deli

İkimizin adı bu yaşam sürecine yazılmamış ey sevdiğim...

Ne milat takviminde nede hicri takviminde,
Bu yaşam bu kader ikimizin adına yazılmamış ey sevdiğim.

Ey sevgili yaptığımız hiç bir doğru yanlışlıklarımızı düzeltmiyor.
Gelecek zaman adımızı anmıyor vede yazmıyor.
..

Devamını Oku
Tuncay Akdeniz

BEYAZ BEYAZ

Güzelin güzeli,en güzel insan!
Öz beşer kendince,OL beyaz,beyaz.
Baharın neşesi,mart ile nisan,
Açar çiçekleri,DAL beyaz,beyaz.

..

Devamını Oku
İsmail Aydın 2

Yine yanlızlıklari yasamaya basladım
Bu sefer beyaz ve yesilin ülkesinde
Beyaz guzellik beyaz saflık beyaz umut
Burada beyaz çile beyaz bence hasret

Yine ben yaptım yapacağımı seni bırakıp
Yine yanlış yaptım Rusya ya yola çıkıp
..

Devamını Oku
Ethem Vayvaylı

nerdesin
beyaz ayaklarınla
kar yağmış odama girsen
seni bekler beyaz perdeler
hepsi ak,hepsi beyaz
fotoğraflar dağınık
umutlar siyah-beyaz
..

Devamını Oku
Namık Atasoy

Ağlayarak selamladığında şu yalan dünyayı
Gülümseyerek emdiğin süt beyaz
Sarılıp sarmalandığında şefkatli kollarda
Bağlanan kundağın beyaz

Mevsim bahar rengarenk,çiçek çiçek
Aşk sınavında papatyalar beyaz
..

Devamını Oku
Mustafa Lita

uzayan giden bir yoldu uzadikca azalmisti acimiz, hatta kendimizi bile unuttugumuz dostluk paylasimlari olan uzun bir sokakti.....kirmizi oldu sonra kaldirimlar...haala bilmiyorum hala oyle kirmizimi yoksa daha mi koyu, , bilmemekten utaniyorum..gardas tam18 ay 6 gundur bu caddeye ayagim basmadi, affeyle kirmizi tasli...aci dolu unutulmayan sehir....birde cinar agacin vardiya buyuklugunu simgeleyen hani arasira bizim eve golgeside olmadi deyil hani...coluk cocukgun oynadigi...*insan oyun parkinda top oynarmi yaaa, , , *oynardi cocuklara yoktu ki yer calim atmaya...kucuk cocuklara..cinar agacinin altinda oturulacak yerde vardi hani dizdize veripde sevgiliye, soyleyecek soze malzeme olan cinar agaciydi derdi sevgili> icimdeki senin icin yetisdirdigim cicek varya bu cinar agacindan daha buyuk ve onun icindir ey sevgili aksam olunca kendimi cicegin golgesinde sanisim ve bu askin isiginda bu golgenin koyuluguna sasirmayisim! dizdize vermek icin soguk olmasida gereksizdir kalbin, istemsiz gibidir ansizin gozum 'un gozume gelisi ve ben buna sasirmazdim! sonra bir kac imla yanlisidir sanki dizimin dizinden uzaklasisi, , oyleya ey sevgili soz agizdan cikinca imla yer cekimine ugruyordu, , , , ha bu arada unutmadan soyledim cay icilmeden gecilmeyen ugrak kahvesi gibiydi hayat! kirmiziydi kaldirimin tasi iz birakti yuregimde kolumdaki asi gibi....ilk cocukluk asimdi seker diye yedigim.her halimden belli sekeri cok sevdigim ne yalan soyleyeyim caddenin tatli satan dukkanlarida vardi sonra seker bankin onunden ayriliklar oldu hatta seker bank dort yol agzindaydi...agzimdaydi sana soyleyeceklerim, , , karsiliksiz bir cek gibi, , , yuzume biraktigin unlemlerle gitmistin aklimda sorular vardi tabii ama sen gitmistin sagimdaki dolar kuru gibi basini alip simdi uzman olmak gerekiyordu...cunki onumuzde acik cadde, dort yol agzi.birde kocaman bir kis vardi..bir daha soyluyorum sen dolar kuru gibi basini alip gittigini senin arkandan.....birde karsidaki caset dukkaninda tarkan caliyordu kuzu kuzu diye gidenler kuzu kuzu gelmedikleri icin gitmis sayililanlardi, tibki son anda kacirdigim firsatlar gibi..bu bir dram sende biliyordun dekor yanlisti muzik yanlis tarih yanlisti senin benden ayrilisinin tarihi tarihin en kisa tarihiydi aklimin kosesine yazamadigim o an, tarihler kisa yazilir unutma....neyse sagimda halen seker bankasi olsun saglik olsun....bir cinarin golgesinde bir dizi tarih olsun sen ucundan tut hatta ucunu ben vereyim ipin zaman iklim uygun olsun cinar yaprakli olsun tek sorunda bu yaa..cadde halen kirmizi tasli mi? ? ? ipin iki ucu olduguna bir ip ucu istemiyordu bu tibdada boyleydi tibki sehrin guzelligi gibi bizim derdimiz vardi ortaktik hani bu nasil bolum gelismeler bolumu, serim dugum cozumu olan dili yokmuydu bunun? ? komiktik hani bu nasil saka suyu cikiyor bak coookkkk su verdigin saksidaki karanfilin....olanlari yazamiyorum ben zamanin akisinda bu seyir bu hipnoz sallanan kasaptaki yurege midir ey sevgili, sehir unutma senin en uzun kaldirimin tasli rengi kirmizi, cocuklari sevdali tarihi kara yaziliydi okul tahtasinin imal tarihiydi belki bu oysa biz beyaz yazardik her gun kendimizi ihmal ettigimiz tarihi...bizim halen mektub derdimiz falan yoktu cok uzaklardan gelecek ama gebeydik hani bilmeden oldu karanlik manasiydi bunun gelecegimizi gece mi aradik biz...bilmem biz asiktik! ! ! ! yasamaya, beklemeye, dusunmeye dusunmeye.dusuncesizce verdigimiz unlu harfler vardi sozcuk bulma oyununda unsuzleri cok olan sozlere...iste bu bir kan uyusmazligiydi belki sahsen ben b rh pozotif cikmistim bu testten....ama yorum gerektirirse siklar sik deyildi hani son sikka saklamasi cevabi sevgilinin....tekrarliyorum sehrin en uzun en unlu caddesiydi acimizi sevgimize boldugumuz pay payda belirsizdi ama bir bolumdu bu payi paydasindan kucuk olan carpildikca kuculen bir bolumdu tarihte un vardi her unlu bir kan dokmustu cop kutusuna marketten aldigi tavuk cigerinin kaniydi dokulen kimisi selaleye benzetip bunu kafiyesiz kifeyeli siir yapmaya ugrasti halen bilinmez neden oldugu guzelligi sevgilinin onu sevdirmeye benim aklimda, aklimca yasardim her gun bir cinar agacinin golgesinde sanardim kendimi bu supe goturur bir dusunceydi supe goturdugu kadarda getiriyordu kopruyu saglamlamak icin beton dokuluyordu kilolarca, , , , insan zorlanmiyordu gormek icin yildizlari eger yoksa cinar agacinin yapraklari, , ne zaman cinar yapraklandi o zaman anladim ben yildizlara bakmanin keyfini hissini, saklisini gizlisini bunu ve bunun seyi vardi neyiydi o yaaa yok valla unuttum seyini senin....olsun uc nokta koy bilen hatirlar bildigini...sonra dusunup tasindik biz cinar agacinin golge ettigi evimizden sunu soyleyim bizim bu evden dusununerek tasindigimiz kesinlikle dogruydu olurya aklinizda dogar bir dusunce bunu sebebinin o golge oldugu yok yok canim...istesem kirarmiydim su ictigim bardagi bunun sebebi senin dudak izinin bir tarihin eseri olacagini bilmem oldugundandir eyyyyy sevgili.....yaramiz vardi fizyolojik ve psikolojik, , yaramiz kolejli olmadigimizdan deyildi herkes kendi basinaydi ve her sac kendi basinda buyuyordu soyledimya ben fizyolojik yaralar sarilarak, psikolojik yaralar acilarak iyilesir diye...biz hic seninle fizyolojik yaramizi iyilistirmeyi denedik mi..ama bir seyi halen aciyorum eski yarami seni hatirlamak icin dun yine actim acidim ve acim fizyolojikti iyilesmek imkansiz mi? ? ? ? derinlige bagliydi hersey mesela derinlestikce tehlikeli oluyordu deniz sahsen bu bendeniz deyil benim derinligim gorunuyor bunun berrakligi halen supe goturuyor bazi gozlere..ama derin yazanlar zaman aliyorlardi derin yazanlar sonra cogaldi..sahsen biz bilerek derin yazmistik tenimize deyil siirimize derinligimizi...her cicek yasadigi ortama gore aciyordu sen halen cookkk fazla su veriyordun karanfile tasiyordu su bazen duvari boyuyordu cicegin ozu annenin gozu buradaydi temizliginde senin o yuzden cok zaman beyaz giyerdin hatta reklamlarda bile beyazlar oynardi bizim beyazlarimiz icin sicak suda beyazlayiveriyordu bundan anlasiliyorduki biz beyazi kirletmeye o kadar siyah deyildik ama ara sira siyah beyaz giydigimiz oldu olmadi deyil demek bu, renkli takimlar tuttuk dostlarla sevincmizde hani seni adini bu siirde veremiyorum cunki sana ozel bir siir yazmayi dusunuyorum hala hani bizim takim o kupayi alinca hani seni sirtima almistim o unlu kirmizi renkli caddenin boyu sirtima alip yol almistik simdi seni aklimda tutup yol aliyorum....dostum seninle hani bir gun benim siyah delik ayakkabima beyaz corap giydigim gun corapbimizi detistirmistik benim beyaz corap senin ayagina nasilda uymustu ama senin ayakkabin benim ki gibi delik deyildi ki simdi ben ne zaman coraplarimi yikasam bir siyah bir beyaz bir siyah bir beyaz asiyorum onlari gun goren bir tele bu ne anlatiyor diyenler icin hatirlatiyorum senle beni hatirlatiyor bana hangisi sen misin yok ikiside biziz karistik simdi birde kardesligi anlatiyor bu iste siyah beyaz ve aklim siyah beyaz televizyonumuza gidiyor tek kanalliydi iste ey insan adam gibi yasamak icin cocuk olmak gerekliydi insana ve ben dusunup tasindim bu sehirden arkamda simdi dort mevsime uyan bir cinar agaci, kirmizi tasli kladirimli sehrin en uzun caddesi tarih dusulmemis dusurulmus onca ani ve arkamda ben bir ana biraktim eyyy sehir eyyy sevgili birde eyyy seker bank bu oyunda sizce basrolu oynayan hangimiz ve hangimiz hangimizin yuzunu siyah beyaz bir resme resmettik renkli bir sekilde...bunlar benden sana bir harf yogunlugu ve ben sana bir ip ucu diyorum sana bir ip veriyorsun unutmayalim ki bir ipin iki ucu var tek uclu bir ip gibiydik seninle iste yokus simdi istersen gel sen bana bir ipin ucunu ver....alinanlar geri verilmiyor ben senden bir ip ucu aldim karsimda sen varsin diyorum gozum gozunde istemsiz bu istemsiz bir ayrilik istemli her sey dusunmek gibi kalp gibi istemsiz ayrilik.....
..

Devamını Oku