Her göz verişimde ağlayan beyaz bir zenciye
Eklemlerim gözükürdü eskil anıların sanrısıyla
Hissedemezdi o, tek benim işitebildiğimi
oluşunun mavisiz ve sessiz çığlığını
Geridönlerle haykırırken bir başkasına sen
arkama bakmadan kaçıp gitmeliydim
Ayvazali’den, Ada sahillerinden, Beyrut'tan
Bundandır ki ani gidişlerim vardı benim
Oysa benimsemişken kokunu her nesne
gitmek, büyümek olsa gerekti;
henüz onbeşimdeydim, hiç bir yere gidemedim.
Öperken beyaz zenciyi her gecemde
saydam düşündeki yıldızcık göz kırpıyordu varlığıma
ırzına geçiyordu beynimin, dört günlük yalancıktan arzuları
Dağ dayanmazdı yüreğime, sürüklenirdim ayın sessizliğine
bazen gerçek bir diş ağrısıydı, bazen de keyfimce.
Her göz verişimde ağlayan beyaz bir zenciye
müphem uçurumunun en ucunda can çekişirdim
o uçlarda yaşamaktır kalbe şifa sandığımız
Neyin döngüsüydü bu?
Yaklaşır bundan böyle bana da yeryüzünün mavisizliği
Bulurum kendimi sonsuz bir gözyaşı okyanusunda
Darağacına lüzum yoktu, gözünün yaşı yetti bana Beyaz Zenci.
Kayıt Tarihi : 14.2.2024 22:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)