beyaz yakalı spartacus böyle buyurdu:
otuzuma dayadığım merdivenin altında
ayaklarımdan tutuyor gençliğim
zincirlerimi gevşetin de kırlara atılayım
ardımda kalsın keşmekeş
sımsıcak bahar yaraları alayım
yolumu aydınlatsın göğe çivilediğim sahipsiz güneş
gençliğim tütüyor odalarda
erken yaşlandımsa bir sebebim var
eksiğim çünkü, yılgınım, yorgunum ah
köleyim demenin başka yolunu bilmiyorum
uyanıyorum
çalar saatin akrebi ısırıyor tek renk gökkuşağımı
rüyamı yelkovana bağlayıp sokağa kusuyorum
ve bilinçsiz proleter bilincimden vuruluyorum
aynalar kırık, çerçeveden taşıyor cesedim ah
su vurduğum yüzüm dökülüyor avuçlarıma
yarım kalan uykum değil, ruhum her sabah
aynalar kırık ya artık
daha net seçilir oldu bin parça yüzüm
beyaz yakalı spartacus böyle mırıldandı:
kör olmuşsam bir bildiğim var
ölmemek için çalışırım her işte
görmemek için alışırım her şeye
yürüyorum
yol dedikleri bir diken, kapkara ve uzun
gökten sökülüyor sahipsiz bir güneş ah
bütün sular sıcak, bütün gölgeler sahipli
bildiklerim yitti, avuçlarımda pas lekesi
şu bulutun ardı neden hep simsiyah
prangalarımı çözün de bileklerimi keseyim
otuzuma dayadığım merdivenden
üzerine düşüyorum gençliğimin
Kayıt Tarihi : 11.9.2025 14:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.