Beyaz Sır…. Karakalem Şiirler… Engin Dem ...

Engin Demirci
940

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Beyaz Sır…. Karakalem Şiirler… Engin Demirci… www.beyazrenkler.org

----------------------------------------

Beyaz Sır…. Karakalem Şiirler… Engin Demirci… www.beyazrenkler.org
Aşk hastasının okuduğu çıldırış
İkra dehşetin nefesinde insanlık için boğucu bir atmosfer
Gövdesel zevklerle beyinsel zevkler arasındaki soruların anlamı
Hayatın getirdikleri ve götürdükleri arasında başlangıçtır ikr’a
Derinliğin ardından Yusuf-i ağıtlar dinletisidir,
Akşam olduğunda sonbahara sormamız gerekiyor
Sürpriz yanlarımız hep hatırımızda tutulmadı,akşam vakti
Bir zamanlar hiçbir şey değilken,
Şimdi seni okudukça kararan yollarda ilerliyorum

Niye varım? Kendimi nasıl okuyacağım akşamın o kızıl zamanlarında
Bir anlamın var, bulmak içinde soruyorum seni sana,okumak için
Biz niye buradayız, gömülmüş bulutların altında,
Biz kendimizden fazlayız okudukça anılarımızı
Anızı sökülmemiş tarlalara dökülen yağmur gibi
İstediğinden fazlasını vermektir kerem’in, var eyleyen keremle

Bizi insan eyledi bahçemde otururken bugünün sabahında
Gördüğüm iyiliğin zikrisin, çığlıkların duyulur okudukça seni
Akşam olduğunda bırak suskunluğum senin şarkın olsun beni oku
Bilmediğimi bildiren ve öğretenden gelen iradesin dua dokunuşların
Bu nokta anlamsız değil, bir ahengin uçuşu, sayısız iç içe bir alemsin
Varlığımın yokluğuna tecelli ederek,kuşların uçuşu gibi beni oku
Bir ışık aklıma bir gece letafet gibi gelen, rüzgarın esip söndürdüklerisin

Bir nefesin gölgesinden doğma bizi oku, zamanlar geçip giderken
Gönlümce bir zamanlar gülmüştü içimdeki şeytan şenlikleriyle
Lodosun bu huzuru oku, geç günler, sanki birer hayaletten farksızken
Seçkin nefesin bu huzur, ey derin huzur sendin beni okuyan
Garip çobanların sıra dışı güneşi duaların çıplak zihne gömdüğünde
Berekettin okudukça hidayetine mazhar olmak için
Kapısını dinliyordum dehşetle yalnızlığının bahtında cürümümle daimim
Karanlık ağzına göğün isyan ederken, gök mavisidir duaların

Tesmiye edemiyorum seni, hazine-i nur’sun bana sunulan
Okudukça nurdağından kök salıp gelen sana hicretim
Okudukça yeniden dirilişim ey gece, acılarımın önündeki dilsiz kapısın
Müjdelendin aşkta onur edilindin kasım akşamındasın
Garip çobanın sıra dışı bağrışı sevdanın hüznünde yankı buldu
İnkişafla terakki istikametim kerem gibi yoluna düşdüm
Okuyuşumun kervanı sana gider, tezkiye eyle beni tercih hakkımsın
Refika-i hayatta izdivaçıma süluk ediyor aşkımı okuyuşun

Şimdi in aşağılara, saadet-i ebediyem, ehl-i akıldan gece karanlığına inat
Dağların üzürinde hayat, tehditler yağdırıyor nefs
Seviştiğimiz yatakta fani değimli, ebedi olan duaların varken
Mükerrem hakikat geceyarısının derinliğinde sen’de okunuyor
Daha sessiz gidelim bu dünyadan gel, kıskandıklarımızla
Gariban solan bir çiçeğin teslimiyet misali, birçocuğum ben

Bıktıklarımla bana bana bakıyorsun eğmiş yüreğin başını
Duymuyormusun diyorsun! Işığına doğuyorum tutunamadıklarımla
Beni de ruhu kirlenmiş gecelerimde sana hediye olarak sunuyorum
İstimlak et duygularımı, hüzünlü bırakıyorum dostlarım
Bir başka saat bu geçen bir başka ödeşmelerimin bedeli gözyaşlarım

Sabır günümü ne! Batıya dönüyor güneşte yüzünü
Eğri büğrü dalları bir çam kadar yükseklerde renklerinde
Can verenlerin aşkına düşenlerin kaderi, çalılıklarda dikenlerde gezinmek
Demek yadsımamıza çile gerekecek seni dileğin ellerinden güneşe yol alışında
En parlak ucundan tutuyorum güneşin,huzmesinin uçsuz bucaksızlığına belki
Selamlasın sevdiğim ulu avlu çiçeği gibi, uyumayan yanlarımla şafağı
Sus, sus varıyor uzaklardan ölümün fatihi, sevdalı buseler okuyor seni yakmaya

Madara oluyorum kıskanç duygulara, tatlı dizeler okuyorum sana
Hiç şikayet etmedim, ALLAH kısmet ederse aşk olsun diyeceğim
Üç gün süren bir yolculuk şöyle demiş,
Ey zamanın kadını oku beni, dualarımın örnek insanı
İçinde merdivenlerin, kapıların,duvarlarına göstermemi istedi
İstenenler rüyanda gülümseyerek gelmelerin değil,
Yorucu koridorlarına inat, dün dolaşılması gereken bir labirent
Dualarım tırmandıkça, susuzluktan ölüyorum
Şanındandır zincirlerin gerçek gece bitti, belirtisidir belki yaşamın
Çocuksu ve muzip bir adamım her yönüyle ilk defa korkuyorum

Geç olsun güç olmasın göğü yaratan ve yerde hecelenen gölgelerde okuyorum seni
Güzel kokusu göğün, şaşırmadım beklenen gizli ibadetsin tatlı ahengiyle
Aşikar uzak bir özlemde, yüreğinin ayak sesleri dua dua
Mistisizmle malikanesini terk etmeyen yalnızlıklarla
Sonrasında sesi sedası çıkmayanların efsaneleştiği terklerle
Delinin günlükleri her şeyi anlatacak belki, yedikere aşık olursam
Kaybet beni okudukların sarktıkça düşüncelerim düşünde sapan oluyor
Gölgesine gecenin seller olmak için, kayıplarım dolaşıyor nicedir
İkr’anın elinde avareyim, garip ve devasa bakire duyduklarım

Senin şefkatin yüzünü ilk gören belirsiz bir iç çekmelerim
Dem vuruyor, ihtişam ahenginde geceleyin düşlerin hazanında
Saf hediye süsü verilmiş dünyada sanki yaban vedalaşma edasındasın
O vahşi bir kıpırtı bendim sabahlarına, bülbülsüz özenen yanılsamalardan
Utandım dünya karşısında aradığımı bulmuşken sarhoştum,
armağanım sen olunca çekildi elim ayağım duadan,

Kabuk bağlayan aklımı,kalbimi,ruhumu fethedenin hoş kokususun
Bir tekrarım sana tapıyorum, aşk saati değilsen sen baştan çıkaramazsın beni
Nazikti balını sunan yanlarına susadım, aniden doğmuş gibi
Hamaset içinde kızıştırıyorsun arzumu, iştiyakım ile böyle hemhal oldum soylu kadın
Ne kadar yüklenecek yerle gök varlığıma, sefil düşüncelerle
Yalan dünyayı sensiz kurtardım gezmekten yüreklendim
diyar diyar sonsuz hayat bırakan sen değilmisin, toprağıma tohumlarını

iç yüzünü gizleyenler arasında, sadakatini sunuyorsun aşkınla,
nasıl söylebilirdik, erilen mutluluğun gözyaşlarını, kaybettiğin bende
derinden söyleyebilirdik, kayıp dolaşanları tüketmeden sözlerle
derin kokusunu sunuyorsun dualarla okudukça, nasıl söyleyebilirdik
ruh oraya girdiğinde titreşir sarhoşlaşmışız gayrisiz, ne uzundur geceler
gözlerim hasretine ağlamıyor, sivri diken üstünde aşk sana kalsın
gözlerim gözlerini görecek diye duygularım, kalbim berduş olmuş
heyecan içinde beden, seninle çınlıyor hiçbir şey yetmiyor
neyi şahit etmeliyim, uzun gece, ay pespembe,vakit ikindi ezan sesinde
kayıpların arasında, tatlılık, olgunlaştırmıyor beni aşk, kıskanıyorum seni
ölüm diyorum adına sızdıkça varlığıma, sessizlik ve yalnızlığında gönlüm
titremeli arzularım kutsal sunumuna dönüyor başım söken şafakta

olmadaymış onurlu erdem, dile gelir hayat ışığından hiç utanmam
avareyim arzunun bu yedi ateşisin, sırlarının marifeti kuru yaprak oluşum..
Mutluluklarda görme biçimleri, duaların algılarıma yeni bir boyut kattın
Besleyen duaların raflarımı kapladı ruhumda,
Hele de bağınızı koparmazsanız aşkta, aklınıza gelecek bir çok şey algı
Kapılarını ardına kadar açtıklarının savundukları, nice sıfatlarla birliktesin

O bir dahiydi ve bir dahinin iştahına sahibim, küçücük koylarında,
Besledikçe yolda yürümeye devam ediyor ağlayışlarımla
Benim gibi dahil olmayanların aşkta kayboluşuyum, ben bişi anlamıyorum
Sen aşksın senin okuduğun kadarını okumak daha uzun uzun zaman alıyor
Günlerim ayrıntılarında, sende kendimi yaratmamla bana ilgi duymuyor
Çok ipucu verdin git demelerinde, ve duyuşun karışıverdi mecbur kalacağıma
Aramak zorunda kalacağım gözlerindeki sürme sürme duaları,
Söylemiştim sana beni okuma diye, muhtemelen sarhoşum çıkarsız

Dünle bugün arasında günlüğümü okuyan sensin, ben beter bir garip
Çok fark yoktu, tanıdığım kadınsın oysa, takıldığım şeylerin merakı
Neyse hala o sun,aynı kaldın doymak bilmezliğimde üfledikçe saf ruhtan
Aşkın secdesine beni alan ne? ...
Kul bile olamadım ki aşkı arıyorum!
Sevgilim hep beni böyle şaşkına çevir, nerden sesleniyorsun?
Sesinle çınlıyor, en göz önünde, benimle sevişmelerinle ölüm diyordun
Keşfetmedin ki hırslarımı, hemfikir kıskançlığımız karşılıklı üşüyor
İki kişi biriz fotoğrafta, beğenmeseydi aşk, hepsi hepsi bir sevdasın
Git git derken bunu senin için yapıyorum, zor olsa da bana seçenek bırakma

Biz sadece sevgili değiliz oysa; ölüler olgunlaşır uçsuz bucaksız toprakta
Ve gece ruhlarında, acılar uyuşuk, yağmacı yağmurlarında yaşıyorum…
Ben seni hak etmedim ki; seni sunuyorsun yıllar yağan mevsimlerime
Kesişen yollarım arasında çok fark yok, hala yanıtsız teslim olmamız
Tanrının armağanına bu adamın öfkesi, gücü uyanık olan dualarla
Kim ağlıyor?

O sonsuz aynanın önünde sunulanlara, şafağın aflığında,
Acılı iniltiler yılların acısını çıkartmak için mi seni senden kıskanmam
Kalbimin kutlu tarihini kimin şakımaları,gülümsediğinde gece ve acı
Elimden çıkmış saçların, selamlarım yüz bulduklarımı hiç istemeden meçhulunde

Ne uzundur gece, düş gören benden iğrenmiyormusun peki
Yüreğimiz, öteki yüreğinde sesinle yüreğini açmış elevermeleri,
Ey hücrelerime sızan, bağışlayabilirmisin seni sevmemi,

Öldün sen,oğlum! ! !
Benim için diyebilirmisin? .. gidersem dönmemek üzere
Şarkı söylediğinde rüzgar, utandıracak bizi belki de aşk’a dönüşlerimiz
Bir hayır çarpıyor içimizde, sel yağmur ağlayamam zaten bu dertle

Acıya sabreden, umarsız, gülüyorlar, hüznüne mevsimin bilgeliğinde
Ne ozanlar, ne de düşünürler,varla yok arası perişan giden benimle
Hiç istemeden aşklarıyla, bataklığına uykulu hayatın neresindesin dualarımın
Duygulu akşam şafağına yorgunum, neler anlatmıyor sana onurlu biriyim

Ağlamak isterken, ağlayamadığım göz yaşlarımın yavrusu gözlerin
Birkaç kuruşluk hayatta, bu kadar büyük bir aşksın sonsuza kadar
Benim için özel hala sarılmalarım, mahrum bırakıyorum sende benliği
Sözler yaşıyor mecnun misali gurbetlerinde, duvarlarım yüksek öksüz evimde
Ölmeden böylece buldun, şafağına sahip oldum ben, bir defa kaybet beni
Asla yoksul kalmasın, dönüşlerinle aşk olsun!
Kesiştiğinde Aşkınla…
Ve sen selamla planlarımı, bir akşam kaf diyarından doğdukça ab-ı hayata….
y.e.d…23:34….24.11.2008…. engin Demirci
__________________
http://www.beyazrenkler.org/forum/showthread.php? t=11700

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 1.12.2008 10:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Zerrin Tayfur
    Zerrin Tayfur

    Niye varım? Kendimi nasıl okuyacağım akşamın o kızıl zamanlarında
    Bir anlamın var, bulmak içinde soruyorum seni sana,okumak için
    Biz niye buradayız, gömülmüş bulutların altında,
    Biz kendimizden fazlayız okudukça anılarımızı
    Anızı sökülmemiş tarlalara dökülen yağmur gibi
    İstediğinden fazlasını vermektir kerem’in, var eyleyen keremle

    Saygı değer şairim çok güzel dizeler aşkı derinlemesine anlatan insanı düşünceye sevk eden sözler yüreğinze kaleminize sağlık.
    dört buçuk aydır annemin hastalığı ve vefatı dolayısıyle şiirlerden siz doztlarımdan uzak kaldım
    sevgi ve saygılarımla tam puanla Antoloji listeme alıyorum....

    Tebrikler Zerrin TAYFUR

    Cevap Yaz
  • Yusuf Yazıcıoğlu
    Yusuf Yazıcıoğlu


    Öldün sen,oğlum! ! !
    Benim için diyebilirmisin? .. gidersem dönmemek üzere
    Şarkı söylediğinde rüzgar, utandıracak bizi belki de aşk’a dönüşlerimiz
    Bir hayır çarpıyor içimizde, sel yağmur ağlayamam zaten bu dertle
    ağlatıyorsunuz sessizce dizelerinizle yüreğimizi. selam ve teşekkürler

    Cevap Yaz
  • Sabriye Babaoğlu
    Sabriye Babaoğlu

    Ağlamak isterken, ağlayamadığım göz yaşlarımın yavrusu gözlerin
    Birkaç kuruşluk hayatta, bu kadar büyük bir aşksın sonsuza kadar
    Benim için özel hala sarılmalarım, mahrum bırakıyorum sende benliği
    Sözler yaşıyor mecnun misali gurbetlerinde, duvarlarım yüksek öksüz evimde
    Ölmeden böylece buldun, şafağına sahip oldum ben, bir defa kaybet beni
    Asla yoksul kalmasın, dönüşlerinle aşk olsun! ...sözlerin anlamını bulduğumu sanıyordum sizi okuyana kadar!.....

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Engin Demirci