BEYAZ DUVAKLI NİF’İN DORUĞUNA YOLCULUK
Yazı ve fotoğraflar
İlhan BİÇER
Dokuz Eylül Dağcılık ve Doğa
Sporları Kulübü Derneği Üyesi
Nif (Olympos) Dağı
Antik çağlarda adı, Olympos olarak adı geçen 19 dağdan biri olan Nif Dağı, İzmir’in doğusunda Bozdağlar’ın başlangıcında 1517 metrelik zirvesiyle İzmir Körfezini bir gelin edasıyla seyreder. Zaten Nif’in anlamı da gelin demekmiş.
Nif Dağı tarih boyunca birçok medeniyetleri bağrında yaşatmış. Nif Dağı’nındaki Karabel Geçidi’nin doğusunda yer alan MÖ 2. binyılın ortalarında bu bölgede hüküm sürmüş Hitit-Luvi beyliği olan Miranın prensini tasvir eden kayaya oyulmuş kabartması yer almaktadır. Ayrıca burada Lidya ve Hellenistik Dönemlere ait kale ve mezar kalıntıları ile Bizans Dönemine ait yapılarda var. Kemalpaşa’dan Torbalı’ya 300 metre rakımlı Karabel Geçidinden geçiliyor.
Nif Dağının eriyen kar sularından oluşan Nif Çayı, Kemalpaşa Ovası’nın topraklarını bereketli kılar. Nif Dağı’nın eteklerinde kiraz bahçelerinde dünyanın en iyi kirazları yetiştiriliyor. Kemalpaşa’da her yıl yapılan Kiraz Festivali’nde en iyi kiraz yetiştiricisi seçiliyor. Kemalpaşa’daki sanayide yurdumuz ekonomisine çok büyük katkılarda sağlamaktadır.
Kemalpaşa Kız Kulesi
Kemalpaşanın girişinde yer alan yıkık üç katlı tarihi yapı Kız Kulesi’dir. Kemalpaşa’nın sembolü olan kule; efsaneye göre İonya prensesi Sart kralı’na gelin olarak giderken, buraya geldiğinde kralın ölüm haberini alır. Bu acılı haber üzerine güzel prenses buraya bir saray yaptırarak, ömrünün sonuna kadar burada yaşar.
Nif’in doruğuna yolculuk
İzmir Dokuz Eylül Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Derneği’nin (DEDAK) 04 Mart 2012 Pazar günü düzenledikleri Kemalpaşa Nif Dağı tırmanışına, Ödemiş Belediyespor Dağcılık Kolu (ÖBEDAK) dağcıları olarak katılmak üzere, saat 07.00 de Ödemiş’ten hareket ettik. Yaklaşık 90 km lik bir yolculuk sonrasında Kemalpaşa Kızılüzüm Köyü’ne gelmiştik.
Burada, Dedak yötemindeki Mustafa Erbil arkadaşımız rehberlik yapmak için bizleri beklemekteydi. Öbedak olarak yirmi altı dağcı Nif Dağı’nın 1517 metre rakımlı doruğuna çıkmak üzere saat 09.15 de çam ağaçlarıyla kaplı ormanlık yollardan yürümeye başlıyoruz.
Sarıçiğdem çiçekleri
Yaklaşık yarım saatlik yürüyüş sonrasında ormanlık alan bitmiş, güneş kendini göstermeye başlamıştı. Etrafımızda sarıçiğdem çiçekleri yeni yeni açmaya başlamıştı. Bu güzellikleri seyrederek Nif’in doruğuna doğru yürüyorduk.
Yaklaşık bir saat süren yürüyüşümüzün sonunda, İzmir Körfezi görünmeye başladı. Sabahın erken saatlerinde İzmir’de sessizlik ve sisli bir hava görünüyordu. Karların erimeye başlamasıyla oluşan derelerden akan suların sesine hafif esen rüzgâr eşlik ediyordu. Arada bir verdiğimiz kısa molalarda su içiyor, incir, ceviz, kuru üzüm atıştırıyorduk. Dik orman yollarından tırmanırken eriyen karlar çamur haline gelmişti. Çamurlu yollardan yürümek zorunda kalıyorduk.
Kızlarağası Hanı’ndan gelen kahvenin kokusu
Nif’in zirvesine doğru çıktıkça Rüzgâr sert esmeye başlamıştı. Rüzgârlıklarımızı giyerek yürümeye devam ediyorduk. Rakım 1300 metrelere geldiğimizde karlar başlamıştı. İzmir Körfezinden gelen denizin iyot kokusuna, Kızlarağa Hanı’ndan gelen kahvenin kokusu karışıyordu sanki.
Beyaz duvaklı Nif
Nif Dağı’nın karla kaplı doruğu uzaklardan beyaz duvaklı bir geline benziyordu. Biran önce doruğa ulaşmak için sabırsızlanıyorduk. Ne kadar yol alsak ta bir türlü doruğa yaklaşamıyorduk. Biz ilerledikçe Nif, nazlı bir gelin edasıyla adeta bizden uzaklaşıyordu.
1517 metrelik doruk
Yaklaşık üç saat elli dakika sonrasında Nif Dağı’nın 1517 metrelik beyaz duvaklı doruğuna gelmiştik. Zirveden baktığımızda güney tarafımızda Dilek Yarımadası, güney doğumuzda Aydın Dağları, doğu tarafımızda ise Bozdağlar’ın harika görüntüsünü seyrediyorduk. Burada yirmi dakika kadar kalarak zirveden muhteşem manzaralar seyrettik. Zirvede fotoğraf çekilerek geri dönmek için tekrar yürümeye başladık.
Körfez manzaralı kahvaltı
Yaklaşık yarım saatlik bir yürüyüş sonrasında, İzmir Körfezi manzaralı yerde kahvaltı yapmak üzere mola verdik. Bir kayanın üzerine kurduğumuz sofrada peynir, zeytin, yumurta, helva, daban gevreği ve bol yeşillik ile kahvaltımızı yaptık. Kazım arkadaşımızın termosuyla getirdiği sıcak suda çay demleyip içtiğimizde de yorgunluğumuzdan eser kalmamıştı.
Kardelen çiçekleri
Yaklaşık yirmi dakika süren kahvaltı sonrasında tekrar geriye dönüş başlamıştı. Karların erimeye başladığı yerlerde boynu bükük kardelen çiçekleri çıkmaya başlamıştı. Kardelen çiçeklerine, yeni yeni yeşermeye başlayan kekikler komşuluk yapıyordu.
Köyün çocukları
Nif Dağının eriyen kar sularından oluşan gürül gürül akan derelerin kenarından tekrar geçiyorduk. Kızılüzüm Köyü’ne yaklaştığımızda evlerin bacalarından tüten dumanın kokusunu hissetmeye başlamıştık. Köyün çocukları kendini sokağa atmış oynuyorlardı. Kapı önlerine oturan yaşlı ninelerde güneşin cılız ısısıyla ısınmaya çalışıyordu. Kedilerde nasibini, köy meydanındaki çöp bidonlarında aramaya başlamıştı.
İki bardak demli çay
Yirmi iki km. lik Nif Dağı’na zorlu tırmanış sonrasında köy meydanına gelmiştik. Köy kahvehanesine geldiğimizde sabahki sakinlik gitmiş, üç masaya ayrı ayrı oturan köylüler günlük sohbetlerine başlamışlardı. Selam verip giriyoruz içeriye. Köşede boş duran masanın etrafına oturup, kahveciye çay söylüyoruz. Kahvecinin işi biraz zor galiba… Kahvehane, on dakika içinde dağcılarla doluyor. Biraz gecikmeli olsa da çaylarımız geliyor. İçilen iki bardak çaydan sonra yorgunluğumuzdan eser kalmamıştı.
Beyaz duvaklı Nif Dağı’nın; sarıçiğdem çiçeklerini, yeni yeni açmaya başlayan kardelenleri ve Kızılüzüm Köyü’nün sakinliğini arkamızda bırakarak, otobüse binip Ödemiş’e doğru yol alıyoruz.
Bir başka zirvede buluşmak dileği ile…
İlhan BiçerKayıt Tarihi : 14.3.2012 09:07:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İlhan Biçer](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/03/14/beyaz-duvakli-nif-in-doruguna-yolculuk-gezi-yazisi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!