Yukarı ki tepede
Kandil yanıyor gece
Tek ışığı belli
Hiçbir gölgeye gücü yetmeyen
Cılız bir ışık verebiliyor
Ama görebiliyorsa bir gönül
Gözleri kamaşır
Yolunu bulmak istiyorsa insan
Yıldızları kılavuz tutar
Fırtına sonrasında yeşeren tohum gibi
Küsmüş ama pes etmemişim
İnadımdan tekrar doğmuşum
Yâda pes edecek zaman bulamamışım
Beşinci mevsim ne hoş gelmiştin
Çok tez gittin
Soluk yarıda bırakan masallar işte
Deli birinin yalanlarla yazılmış bir günlüğü olmamıştır
Her kelimesinde bir kâinat saklıydı
Birde deli onları bulabilseydi
Söylenecek çok söz vardı
Ama söylemesi yürek yorardı
Yorulmakla başlayan bütün işler
Sonsuzluğu asla hissedemezdi
Hadi çıkayım kandilimin yanına
Düşeyim çıplak ayak taşlı yollarıma
Adım başı hayal görüyorum
Hayalsiz olur mu deli
Hep bir şeyleri sayıklıyorum
Her telaşımda yarım kalıyorum
Dudaklarımın ucunda
Dudaklarım kurumuş yüzyıllar gibi
Tuzsuz düşmez mi bir damla (ah be)
Kanarak içmek hayal
Koklayarak geçtim çiçeklerimi
Dokunma yanarsın
Dokunma yakarsın
Demiyorum
Hep hissediyorum
Beşinci mevsimde kandil gecesi
Ah yukarı ki tepe
Bu gece bu deli gene yollarda
Kim yaktı bu kandili
Ateşe giderken ısınır gibi
Güneşe sevdalı deli
Suretine koşar karanlığın içinde
Yukarıda tepe diye
Bir yer yokmuş
Uçurummuş kenarları
Kandil diye bir yakamoza basmışımda
O almış beni yanına
Düşerken
Hep gidenlerim tuttu beni
Usulca bıraktılar sonsuz yatağıma
Bir deli de böyle giderde
Sesi kalsın içinde
Söylese ne
Söylemese ne olacak ki?
Kalanlarımda birisi
Bir mum yaksın göğsümün tam ortasına
Üşürüm yalnız oralarda
Bir başıma…..
Ben yakamıyorum içimden başka hiçbir şeyi
Gencay CoşkunKayıt Tarihi : 10.1.2007 20:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)