Âdem babamızın ilk evlâtları
Çifter, çifter doğduğunu anladım
Kabil reddeyleyip islahatları
Gardaşını boğduğunu anladım
Cibrile: cehennem perdesin açın
Dedi ki ben onu görmirem niçin;
Güneşte vadesi dolduğu için
Gidip tekrar geldiğini anladım
Sefineler piri ikinci baba
Bir veledi kâfir olunca, oda
Tufanda garketti gidince, oda
Hüzün ile dolduğunu anladım
Her gelen gidecek müsafir çünkü
Hani varmı gelen ewelki günkü?
Rüzigârla helâk olunca dünkü
Açılanın solduğunu anladım
Talih, kederi, gamı söyleyen
Emri ilâhiye isyan eyleyen
Kayadan deveyi kesipte yiyen
İnsanların geldiğini, anladım
Erkek çocukları keserdi, önce
Nemrut kralının tabi halince
Puta, ota taptığını görünce
İbrahimin güldüğünü anladım
Sare’yle beraber gidilmiş iken
Zâlim kral anamıza göz diken
Sare’ye hediye edilmiş idi
İbrâhimin aldığını anladım
Yasaklar Ellah’ın korusudur ha
Hürmete muntazır varisidir ha
Kavmi lût’a beşer gerisidir ha
Onların taş olduğunu anladım
Sâre ana seksen dokuz yaşında
Yüzlük İbrâhimde yanıbaşında
Hikmeti Hûdâ var İshak işinde
Büyük ikrâm olduğunu anladım
Sare‘ye oğul İshak’ı katınca
İbrahimden muradına yetince
Gardaşlar, kuyuya, Yusûf atınca
Hırsın düşman olduğunu anladım
Kuyuda su vardı, Cibrili Emîn
Yetşip bir taşı çıkardı hemin
Yusûf’a eylendi, saray-ı zemin
Haddi aşmam, olduğunu anladım
İman temizliktir ayıp değildir
Temiz pejmurdelik ayıp değildir
Her dert acı çeken Eyûb değildir
İmtihana aldığını, anladım
İki kızı vardı davar güderdi
Sulamak için sulağa giderdi
Seyyâh Mûsâ geçip sulayıverdi
Zevcesini bulduğunu anladım
Bir kıptiyi bir vuruşla öldürdü
Yehûd benîisraili güldürdü
Firavun duyunca sanki çıldırdı
Şuayibe geldiğini anladım
Mûsâ ağabeğidir Harun nebi
Samiriye, yapma BUZAĞI dedi
Canına kıyacak idi yehûdî
Mütevâzi olduğunu anladım
İslâmın düşmanı azgın Calût’un
Canı sanki elindeymiş Davût’un
Mümkünse dövdüğü demiri tutun
Âdem ömrü olduğunu anladım
Halife Süleyman, hem sultan idi
İnsi yoluna hep kurban idi
Saba Melikesi islâma geldi
İsm’azâmla geldiğini anladım
Derim: sakın basma ataş koruna
Evlâdının, torununun yerine
Ye’cüc-Me’cüc çıkar günün birine
Zülküf’ün yek kaldığını anladım
Keder acı bilmez hasların hası
Eremeyenlerin tükenmez yası
Âlem eylemiştir Hızır, İlyâsı
Dehrin meydanında bunu anladım
Al Yesa, el Yuşa, Üzeyir Nebi
Yüz sene uyudu yarım gün gibi
Eşeği yok yemek duruyor tâbi
Bastı zaman olduğunu anladım
Meryeme ilhamen terket orayı
Susmak orucunda gözet sırayı
Eniştesi Nebi Zekeriyyayı
Testerenin böldüğünü anladım
Şeriat çün katledilen Yahyâ’ can
Beş ay önce doğmuş idi Îsâ’dan
Yüz yaşında olan Zekeriyyadan
‘Kün’ emriyle olduğunu anladım
Âdemi topraktan ana-babasız
Hawa da Âdem’den oldu anasız
Bakire Meryem’den Îsâ babasız
Ruhullâhı olduğunu anladım
Nurundan halketti âşkıyla nûru
Kibriyânın habîbidir gururu
Odur kâffe Peygamberlerin rûhu
Rahmet için geldiğini anladım
Çıkar yücelere seyran eylerim
Bir başıma torun tokmak neylerim
Cevherimdir; Mahbubimin söylerim
Ehli takvâ olduğunu anladım
İSLÂMİ boşlukta devran eylemem
Bilerek şüpheli bir şeyi yemem
Malâyâni hiçbir kelâm söylemem
Boş lâfın boş olduğunu anladım
Kayıt Tarihi : 13.12.2022 23:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!