Kısacık bir ömürdü geçirdiği,
Belki umut doluydu yaşama dair inancı.
Evine bir ekmek almak için çıkmıştı,
Belki de ölüm kokusu gelip sarmıştı o küçücük yüreğini.
Cesaretini alıp çıktı dışarıya,
Benim yürekli çocuğum, BERKİN’İM.
Her yer tuz bulutu, her yer sis, her yer yıkım
Ve her yer faşizmin ayak sesleriyle yankılanıyordu.
Gözleri yaşardı biber gazından,
Yolunu uzattı yaşam ekmeğine ulaşmak için.
Ne bilsin ki; yolunu uzattıkça Azrail’e yakınlaştığı,
Ne bilsin ki; yolunu uzattıkça ölüm saracak o nazlı bedenini,
Ne bilsin ki; son çıkıştı bu evinden bir elveda demeden anneciğine.
Vuruldu ansızın 14 yaşında,
Kör polis kurşunuyla BERKİN’İM ELVAN’IM.
Umudu yarım kaldı, yaşamı buruk geçti.
Hayat erken aldı benden küçücük BERKEN’İMİ.
14’ünde vuruldu 15’inde 16 kiloyla yumdu gözlerini hayata.
Şimdi her yer mis gibi ekmek,
Her yer mis gibi BERKİN kokuyor.
Bir gün hesap sormak için,
Çıkacağız vurulduğun sokağa.
Umudunu taşıyacağız gökyüzüne,
Adını haykıracağız seni insafsızca vuranlara.
Hesabını soracağız katillerinden.
Şimdi her yer mis gibi ekmek,
Her yer mis gibi BERKİN kokuyor.
Seni unutmayacağız umut yüklü çocuk, BERKİN’İM…
Kayıt Tarihi : 13.3.2014 01:17:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Kutluyorum kalemini.Sevgi ve selamlar.
TÜM YORUMLAR (3)