Söyler misin garip gönül
niçin yanmıyor çerağın.
Yoksa hicran yaresi mi
kırıyor şavk-ı sebatın.
Sen hüzme i afitabdan
düşlediğin o mehtabın,
Yollarını gözlediğin
dildar mıdır şol muradın.
Her bir sözü bercestedir,
kulağın pasını alır.
Engin düşünceye salıp
aklımı başımdan alır.
Gitmez olunca hayalin
beni dumura uğratır.
Berg-i gazeldir benliğim
rüzgarın alır dağıtır.
Saçların kelepçe, zincir
bağlamış elim ayağım
Düşlerimde görür idim,
ismini söyler dudağım
İmdi sensiz geçer ömür
bitti artık mutluluğum
Garabetin doruğunda
sallantıda yolculuğum
Al kalbimi ver gönlünü
dildarım becayiş olsun
Bergüzarım yüreğimdir
sana mihr-i misil olsun
Kabul etmez isen eğer
bağrıma hicran vurasın
Gül-i ahmerin renginde
göyneğim ala bulansın
05/01/20
Derdi DercanKayıt Tarihi : 7.9.2022 01:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiirdeki yâr kavramı hikayesi tamamen hayal ürünüdür. Buradaki esas amaç; gerçek yâr olan Hakk Teala'ya varabilme adına, sınav yeri olan bir dünyadan O'nun(cc) huzuruna pürpâk bir ruhla çıkabilme noktasında insana eşlik edecek bir yardımcıya hacet duyma kaynaklıdır. Yoksa sadece nefsanî duygularını gidermek ve beraber dünyaya meyletmek maksatlı değildir. Geçici bir dünyada kalıcı hasarlar bırakmamak en doğru olanıdır. Hele hele namahrem olan biriyle kafe köşelerinde karşılıklı kahve yudumlamak yada tenhalarda buluşmak hiç değildir. Hem bunlar bir müslümana yakışacak ve tasvip edilecek türden şeyler değildir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!