Berducesi-1962 Şiiri - Yorumlar

nerecikte oturacagimizi anlamadim,.

Nilgün hanim, tapinak duyurusu mu yapiyorsunuz, hayirdir? :))

Yorumları okudum, faydalandım,aydınlandım.Emek verenlere gönül dolusu sevgiler.

Saygı ile.

Onur'cum 1962'den birinci çıkar

Sanırım, Onur BİLGE hakkında yazımı okumayanlar var...
''Sekizinci kişiliği, şiirin özüne, özünden gözüne girebilmesidir. Her metnin adeta röntgenini çeker, kemiğine, iliğine iner. En kapalı anlatımları dize dize açıklama yeteneğine sahiptir. Şairin o şiiri yazdığı ana gider, onunla telepatik bir bağ kurar, sadece şiirin anlamından söz etmekle kalmaz, ruhi çözümlemeler yapmaya başlar. '' Bu yazının tamamını Onur BİLGE'nin sayfasında bulabilirsiniz...Eğer meydana Onur BİLGE çıkmışsa, sizlere düşen oracıkta yerinize oturmaktır...İŞİ EHLİNE BIRAKMALI..Her konuda konuşun derim, edebiyat konusunda lütfen susun Onur BİLGE konuşsun. 2 çarpı 2'nin 4 ettiğine inanıyorsanız, şiir konusunda Onur BİLGE'ye inanın.İnşallah bir gün Onur BİLGE'yi susturabilecek birileri çıkar.Bu gidişle çıkmayacağa benziyor. Neden mi ? Henüz daha cinsiyet konusuyla uğraşmaktan, ne tarih okuyanımız var ne de saygı çerçevesinde tartışmayı bilenimiz var.(istisnalar hariç,üzerinize alınmayın lütfen) Geçenlerde bir arkadaşım Onur BİLGE'nin cinsiyetini doğru şekilde açıklamadığı için boyundan büyük laflar etti...Hayret ettim. Ne önemi varki...Konu şiirse, edebiyatsa özel hayatlar kimi ilgilendirir. Dua ediyorum ki bir gün bakış açımız genişlesin.Şiirleri, şiirlerin sahiplerini ona göre yorumlayalım.Yani benlik elbisesinden sıyrılalım...''Yiğidi öldürelim ama hakkını yemeyelim''Neyse Mevlananın sözüyle konuşmamızı tamamlayalım...''Söz uzar kesmek gerektir vesselam'' ''Denizde ne varsa kıyıya o vurur'' Tüm gönül dostlarına Selamlarımla...

itiraf etmeliyim, Onur hanim siiri kendi deyimiyle iyi yorumladi, zevkle okudum yazdigi hicbir kelimeye kusur bulamam.

tutun ki, şair YÜZ demiş olsun. bu yüzden, kim, ne anlar?

ben anladigimi yorumladim, Onur hanim anladigini yorumladi.

Onur hanimin yorumunu begenmeme ragmen, kendi yorumumda israr ediyor ve YÜZ kelimesinin anlam zenginligini buraya aliyorum.

siir yorumlamada, anlamadaki kitligimiz burada bir TEKEL olusturdu sanki. :))

arkadaslar, konu edebiyat olunca bu durum akla zarar. Onur hanim, kendi aciklamasiyla dalgic mesela, dalip, inci cikardi siirden.

bana göre, Onur hanim iyi bir terzi. şiirden bozma bir gelinlik dikti istanbul'a.

kac yüz etti?




yüz
SÖZLÜK ANLAMI

Doksan dokuzdan sonra gelen sayının adı.
Bu sayıyı gösteren 100 ve C rakamlarının adı.
sıfat On kere on, doksan dokuzdan bir artık.
Kere, kat vb. kelimeler ile birlikte kullanılarak yapılan işin çokluğunu abartılı bir biçimde anlatan söz:
'Hikmet Bey'in kurum ve edası, her zamankinden belki yüz kat üstündü.'- S. M. Alus.
Başta, alın, göz, burun, ağız, yanak ve çenenin bulunduğu ön bölüm, sima, çehre, surat:
'Bir güzel çocuk yüzüyle gülümsüyor.'- S. F. Abasıyanık.
Yüzey:
'Suyun yüzünde.'- .
Kesici araçlarda ağız:
'Bıçağın keskin yüzü.'- .
Bir kumaşın dikiş sırasında dışa getirilen gösterişli bölümü.
Yorgana ve yastığa geçirilen kılıf.
Bir şeyin görünen bölümünde kullanılan kumaş:
'Yorgan yüzü. Kanepenin yüzü.'- .
Birinin görülegelen veya umulan hoşgörürlüğüne güvenilerek gösterilen cüret:
'Ne yüzle? Yüzü olmamak.'- .
Nedeniyle, sebebiyle:
'Bu yüzden Fuat Köprülü ile çatışmaya başlamışlardı gazetelerde.'- Y. Z. Ortaç.
Yan, taraf.
Bir yapının dışa bakan düşey yüzeylerinin her biri:
'Ön yüz. Yan yüz. Arka yüz.'- .
mecaz Utanma:
'Adamda yüz yok ki!'- .

bana bir şimşek çak
ortalık fena karanlık
yüreğim örtülüyor
ağır bir dalgınlığa genişliyorum
durmadan değişen o mevsimde
dağlarda kalın
omuz omuza bulutlar
çok fena kalabalık
ellerim çıplak
bana bir şimşek çak
kötü bir tuzaktayım
bilmem ne yapsak
aklımda fikrimde onlar
yaşlı ve genç
erkek ve kadın
korkularıma tutsak

bana bir şimşek çak
içim içime sığmıyor artık
vahim bir çağrışımdan
daha vahimine atlamaktayım
bana bir şimşek çak
belki fena halde
yanılmaktayım
o ince kız çocuğu
gün doğmadan her sabah
bir hapisaneden bir nezarethaneye
kelepçeli götürülüyor
dudakları titrek
gözlerinde buğu
bilmem ki nasıl anlatayım
bağışlanmaz suçu dünyayı sevmek
bir de o
adını bile bilmediği
kıvırcık saçlı'devrimci'öğrenciyi
fakülte kapısında vurulmuş
yağmurun altında
çıplak
bana bir şimşek çak
çok yanlış anlaşılmaktayım
hesabım yanlış bir mahkemede görülüyor
içimdeki zemberek
boşandı boşanacak
yaşamak mı gerek
yoksa unutmak mı
şaşırmaktayım
galiyef yoldaş ne olacak
galiyef yoldaş sibirya sürgünü
sanki yalın bir bıçak
kayarak
bir kırlangıç hızıyla
bulutların arasından
karanlığın böğrüne saplanacak

galiyef yoldaş ne olacak
galiyef yoldaş sibirya sürgünü
elinde bir mektup eski yazıyla
artık yüzünü bile unuttuğu
karısından
burnunda sadece kokusu var
ilkbahar kadar müşfik
sonbahar kadar yumuşak
galiyef yoldaş ne olacak
avrasyada hala mazlumların uğultusu
kısa bozkır atlarının nallarından
gizli kıvılcımlar ki etrafa saçılıyor
azadlık mermileridir
çekirdekleri çelik
cehennem gibi sıcak

bana bir şimşek çak
sala veriliyor görünmez minarelerden
İzmir de istibdat'ı yaşamaktayım
bir yangın soluğu sokak içlerinden
kordonboyunda muzaffer atlılar
fahrettin paşanın süvarisi
bana bir şimşek çak
yolumu aydınlatacak
gazi'nin gözlerinden
mavi bir şimşek
kuva-yı milliye mavisi
aynı emaneti taşımaktayım
'hürriyet ve istiklal benim karakterimdir'
çünkü hain sinsi ve korkak
aynı düşmana karşı
savaşmaktayım

ATTİLA İLHAN

Meneviş hanım ben şöyle anladım;
Yüzü ışığa/gerçeğe yönelmiş olan insan her zaman gençtir ve yaşamasını bilir.
Gönül Yazar 80 yaşına merdiven dayamış,hala çok dinç görünüyor.

Sayın Onur Bilge, bilgece yorum yazar.Bilgi ve tecrübelerinden faydalanacağımız ender insanlardan biridir

Bu nesir yazısını da şiire çevirip yorumladı ya! helal olsun...

Şimdi eğri oturup doğru konuşmak gerekirse, Onur Bilge zeytini yoran, çatalı batıransa ben oldum... O kendimizden yana karanlık, ardı aydınlık olan bir kapıyı araladı...Sızan ışığın rehberliğinde ben de böyle yorumluyorum şiiri...

Yanılmıyorsam böyle olacaktı.

Bana göre de şair bir kız sureti üzerinden varmış gibi hikayelediği bir hafifmeşrep addedilecek kişi üzerinden vatan, memleket aşkını, anlatmak istemiş...

Yanılıyorsam böyle, ilk okumalarda pek fazla bir şey anlmadıysam da fikrim şimdi oldukça değişti. Bazı yorumcu arkadaşlar gibi şiirin şiirsel yönü yok diye düşündüm lakin bu şiir ağır bir şiirdi...

Kolay kolay çözülecek bir şiir değildi...Şimdi yanıldığımı pek sanmıyorum...Değerli yorumların da ışığında, şairin şiirine bir yer adı vermesi, arkadaşının da isim konusunda yardımcı olması birbirlerini tasvip etmeleri hoşnut kalmalarından anlaşılıyor ki, Hırpalanmış bir kıza benzettiği memleketidir...Ve bu düşünceyle şiir canımı acıtmaya başladı...Şaire rahmet olsun diyorum...