Berceste Şiiri - Mehmet Çakır

Anonim bir şarkı aşk denen girdap,
Yazılmamış güfte notasız beste…
Varlığı ızdırap yokluğu azap,
Ona düşen kalpler bir bir şikeste…

Bende yandım bu şarkının közünde,
Efsun yüklü mısrasında sözünde,
Aklım kaldı bir Leyla’nın gözünde,
Çöl yanığı bir mecnunum kafeste…

Dillerim lal oldu başka bir zikre,
Dimağım kapalı her türlü fikre,
Muallâkta leyal boşlukta bukre,
Gözlerim kapıda kulağım seste…

Ol Leyla lebalep, gündüzüm, gecem,
Gönül tahtımdaki yegâne ecem,
Gözleri kafiyem bakışı hecem,
Nerede şiirim hani berceste…

Yüreğimde ayrılığın yaftası,
Geçmez yalnızlığın günü haftası,
Her pişmanlığım bir dönüm noktası,
Cebimde keşkeler kapkara liste…

Sonsuzluğun sonu yok bu devranda,
Bir kıtmirim şimdi ıssız viranda,
Deli gönlüm nihayetsiz niranda,
Eriyorum her lahza her nefeste…

Büklüm büklüm uzakların yolları,
Kara yasta umudumun gülleri,
Yeisler öldürdü tüm hayalleri,
Gönül yerle yeksan can deste deste…

Ne sabret diyen var ne bekle diyen,
Sevdiğim hasretmiş bana hediyen,
Belli ki bu hicran mütemadiyen,
Zaman can hızında yıllar aheste…

20.10.2014
BAFRA

Şikeste: Gücenmiş, kırgın, kederli
Efsun: Büyü, sihir
Muallak: Sonuca bağlanmamış, sürüncemede kalmış
Leyal: Geceler
Bukre: Sabah vakti, erken sabahlar
Lebalep: Ağzına kadar dolu
Berceste: Seçilmiş, beğenilmiş mısra
Yafta: Etiket
Kıtmir: Üstünlük farkı olmayan. Kıymetsiz
Niran: Ateşler, cehennem
Lahza: En kısa zaman, an
Yeis: Korku

Videosunu İzleyebilirsiniz
www.youtube.com/watch? v=ckWbssrQP1k