İki çift gözün tefekkür penceresidir ayna
Soğuk bir cam parçası değil ulvi bir mana
Her nakış aynada mana denizidir anlayana
Yüzün aynada ''ahsen-i takvim'' olsun sana
Ey yolcu yeis bu ümit dolu yüze değildir kâr
Sözcüklerde çığ olurum
Şiirlerde çığlık
Kimi zaman gözde yaş
Kimi zaman sadık bir eş
Ve kimi zaman
Yüreklerde kor bir ateş
Gecenin güzelliği mühürlendi gözlerimde
Tarifi imkansız hisler doldu yüreğimde
Mürekkep gecenin rengine büründü
Dolunay en görkemli haliyle göründü
Git ona sevdiğini söyle
Gül dalında solmadan
Gam keder yıkmadan
Gün ışığı batmadan
Gönülde sevda küf tutmadan
Git ona sevdiğini söyle
‘’Ağlarım hatıra geldikçe gülüştüklerimiz’’
Akşam şiir olur üstüme yağar
Hatıralar dost olur etrafı sarar
Kitabın arasında kurumuş bir gül
Akşamın hüznüne hüzün katar
Ey Yâr!
Hasretini, yüreğime gül diye çizdim
Memleketi sevdanla kol kola gezdim
Vakti özlem dolu bu diyardan bezdim
Hasret yüklü mısralarımı sana yazdım
Ey Yâr!
Kırkikindi vaktinin
Kırık gün ışığında
Bir saniyede kırıldı
Bir ömürlük hayatlar
Kırıldı ulvi dostluklar
İstikbalin hayalleri
Bazen anlatmak istediklerin vardır,
Anlatamazsın.
An olur kendi kendine konuşursun.
İçinde kıvrım kıvrım bir sancı
Sokak şehir… sana yabancı
Kendine hayallerine kaçarken
Bir şimşek çaktı, aksi gözlerde
Sesi, kalbin sessizliğinde
Maviliklerde, bulutların cümbüşü
Bulutlar, gözlerin maviliklerinde
Gökyüzü bulut, gözler hüzün yüklü
Başları okşayan bir şefkat eli
donuk bakışlarında kelebeğin rüyası
kelebeğin her bir nakşında
güzel günün hatırası
ve
tebessümlerin takıldı
bir kelebeğin kanadına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!