Gecelere uykuyu özlettiren bu şefkat
Zorluğu omuzlanan yokuşun sabırtaşı
Boğazda düğümlenen dertleriyle de rahat
Utancıma sığınan edalarım susuzdur
Gurbetim uykusuzdur tebessümüm mutsuzdur
Her yâr ihtişamına son verir varışınla
Gül terine meftundur kokusu gelir senden
Bu nizamdır ruhunu bulur senin nurunda
Bitmeyen hasretimi saklarım sabahlara
Azığımda izinin sebatıdır biriken
Siper olsam tenine Taif sokaklarında
YEDİTEPE FERAHLIĞI
İstanbul’um Bilal ‘sin seslen şerefelerden
Efendi Fatih bayram koklar arafelerden
Altın boynuz lezzeti yaşatırken gönence
Hep duyunçlar yükselir hak tartan kefelerden
Yenidoğan bakışı acele kirpiğinde
Bu, fide dirilişi, naif dinginliğinde
Şu suna izanında yaşmaklanan değeri
Güneş bile göremez aidin imrenini
Safa bulur harcında hürriye, bu sabahın
Yol bitmiyor gidiş yolunda
Yolum yoktur, dönüş yoluna
Son yitiyor yolculuğumda
Nerde sesin: “kalbim yolunda”
Gittiğin gün dün akşamüstü
Hikmet, tohumda dünya, nutfede Çanakkale
Hikmet, güçte nitelik, imanda düşmez kale
Hikmet, vurulan civan, boğazda allı lale
Hikmet, nişancı kızlar, firdevste kutsal hale
Hikmet, râm olmuş anne, kınalı kurban Mehmed
Vatan diye bir yere yollamışım oğlumu,
Ben gözümü kırpmadan yollarını gözlerken
Aşık olmuş kışına, yatmış bahar uykusuna
Yavuklusu bağrında aşk gülüyle bekinde,
Bir tek benim sanmıştım, sütünü toprağa veren
Bir tek benim sanmıştım, merhametini gömen
bir kâra bin adımın, bir yese bin isyan gibi
vahimin ardı zırva, gargat sanki ot gibi
ziyankarın sencesi, dünden kalma gün gibi
Çağın çağdaşıysak biz, çağ niye çıban gibi
Bağın bağdaşıysak biz bağ niye talan gibi
Tek suçlu, tek hasmımız tek kötü cehaletse
Bilgelik bizde niye adeta çıyan gibi
Akşam, dinginliğinden sıyrılmış düşman gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!