Benlik Tiyatrosu I Şiiri - Mehmet Arif S ...

'Merhaba, dedim, ey kendim!
Olur böyle şeyler, üzme artık kendini.
Ateşe odun atıldı, gece harlandı... '

Gözleri görmeyen:
Biraz daha kalaylamalıyım kendimi
Ve kırk kez suda yıkanmalıyım….

Sağır olan:
Çıngırak sesini duyuyorum yılanların
Atlılar bizi ezip geceçek, biliyorum....

Yarası, haddini aşan kabuğuyla uzanan
kalktı yerinden....

-Sesleniş-

Kuşların ayaklandığıdır günahımızı
Ezanlardan sonra tek cümleyle herkese duyuran
Vebalı takvimlerden sızan kör sabahların
Kendine süs takıştırması her ömürden çalarak
Sevinçleri ve yıldızları sağıra yakın akşamların
Eşiğinde avucumda kül bıraktın

Acemiliğim beni zirvelerde kanatsız bıraktı
Yamaçlarda fevkalade zifir...
Ziftlerle birleştiriyorum kırık cam parçacıklarını.

Haritalarda neden bu kadar yakın ve kısa çizilir
Yollar. Devrildi üstüme dev kütleler
Sandım ki ateşi ben sunacağım yüzündeki siyah arklara
Bilye oynamayı nasıl öğretiysem sana
Tavlada zar tutmayı
Anne olmayı da ben öğretecektim
Ki ölmek üzerine ustalık kazanılır sanmazdım
Dilim bozguna uğramış bir uzak il… sadece
Hammaddesi belirsiz hiçbir şey kokulu acılarım var
Benim. Kantara sığıp tartıya gelmeyen düşlerim.

Koynumda taşıdığım muskada geçmiyor adım ki
Motor yağlarıyla kirlettim en yeni elbisemi
Ucuzluktan alınıyor aşklar,
Duygular ayaktakımına yakıştırılan birer kara sıfat

Ağırlınca bedel ödüyorum
Mevsimlik işçilerden çalınmış kürek ve kazmaya
Birliğine katılmış bir neferin çantasında ki cep aynası
Gibi gök olmayacak artık mavi ve sonsuz
Delinmiş gagalarıyla su taşımaktan yarı yolda
Molasız ve bedbaht kalmış leyleklerin dramı
Kadar dram mıdır İsa’nın hikâyesi

Herkesin bildiği ve fakat herkes içindeki
Ben garip adamın bilmediği nedir? ki
Kaslarım genişliğince işgalci olacaktım bu hayatta
Beynimin zirvelerine beyaz bayraklar sundu oysa
Kaslar, ayaklar ve azim.

Sahne çok dar
Senaryo uzun.
Yönetmen amatör
Seyirciler tahammülsüz
Ve seçkin!

Sen dinle o zaman! Ki
Bir anlamı olsun dilimdeki kuyularda çürüyen
Her kelimenin, nesnelerle birbirinin başını yaran
Kibirli öznelerin, dengesiz yüklemlerin…