Garip bir yolcuyum kendi yolumda,
Dermanım yok dizlerimde kolumda,
Söyleyecek çok sözüm var dilimde,
Müsaade olsa da söyleyiversem.
Onun için geçebilsem serimden,
Dizlerim tutsa da kalksam yerimden,
Gözlerim doluyor, ta içerimden,
Yaşlar dökülse de ağlayıversem.
Benliğimi yaksam duman çıkmadan,
Gidebilsem sağa sola bakmadan,
Sular gibi akabilsem bıkmadan,
Canımı canana bağlayıversem.
Düşe kalka gidebilsem yollara,
Hiç bakmasam dereceye hallere,
Fecrinde bahsettiğin kullara,
Coşkun sular gibi çağlayıversem.
Dağlarda çöllerde arasam seni,
Oralara atsam bendeki beni,
Uğruna yaksam da nazik bedeni,
Katı yüreğimi dağlayıversem.
Kulağım kalbime koyabilsem de,
Gizli nameleri duyabilsem de,
Asr suresine uyabilsem de,
Dilimi sabırla bağlayıversem.
Emiroğlu mısraları örsen de,
Gördüğün rüyayı hayra yorsan da,
Kalbini önüne açıp sersen de,
Zikir cilasıyla yağlayıversen.
Kayıt Tarihi : 18.2.2009 19:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Acizane 10 puan.
Selamlar.
Güldeste Siir Grubu /muzla paylasiyorum Yusuf hocam...
Başlığına bile, kendisine yetmiş bin veya yediyüzbin adet kitap yazılır hatta bu başlığa inanın ki denizler mürekep olsa yinede yazmakla bitmez. Benliğinizi yakarsanız, çok öz ve özel bir söz kalır. O da; çıkarsınız aradan kalır sizi yaradan.
TÜM YORUMLAR (9)