Şaha kalkmış gibi durur benim şehrim
Kır saçlı kadınları içine alarak
Her şeyin toz değil pembe olduğu
Çocukları etrafında toplayarak
Salkım söğüttür yer, yer
Gözünde 1 gram büyüklük yoktur
Ekmektir kimi zaman balıkçının gözünde deniz
Kimi zaman tesellinin kıraathanesi
Elini uzattığında, onu tutacak bir koldur
Sığınacak limandır sebepsiz
Paylaştıkça büyüyen sevdadır bağrında
Hiç şüphesiz, olsan da darağacında
Şaha kalkmış gibi durur benim şehrim
Kısraktır aslında dağın eteklerinde büyüyen
Sokak, sokak mertlik kokar
Yoktur meyvesi dalında çürüyen
En güzel aşkların yaşandığı
Uğruna ölünebilecek sevdaların şahitliğini yaptığı
Nice keremlerin, nice aslıların bulunduğu
Koca bir tarihtir benim şehrim
Şaha kalkmış gibi durur benim şehrim
Gerdanlık gibidir boynunda sahil şeridi
Özledim seni güzel memleketim
Yıllar oldu seni görmeyeli
İçimizdeki hürriyet, saklı bir cumhuriyet
Akla gelmeyen dilberdir, bilmeyene
Bilene dedirttirir yaşanacak memleket
Sensin keşfedilmemiş tek medeniyet
Kayıt Tarihi : 18.3.2008 21:32:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Yunus Duysal](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/03/18/benim-sehrim-4.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!